| Brifingde yeterince dikkatli olsaydın, Kirkley... bu zararsız ufak tatbikatta kimlere karşı olduğumuzu bilirdin değil mi? | Open Subtitles | لو انك انتبهت خلال الشرح يابيركلى... كنت ستعرف تماما ما الذى نواجهه خلال هذا التمرين الصغير الغير مؤذى |
| Affedersiniz, biraz dikkatli olur musunuz? Çok değerli bir parçadır. | Open Subtitles | معذرة، هلا انتبهت لهذا إنها غالية جداً |
| O gün birden fark ettim ki artık bilinçli olarak sürmüyorum. | Open Subtitles | ذلك اليوم, انتبهت و بشكل مفاجىء لم اكن اقود بشكل شعوريا. |
| Bunun sadece enerjiyle alakalı olmadığı hemen fark ettim. | TED | و بسرعة انتبهت أنه لا يتعلق فقط بالطاقة. |
| Gördüğün herkesi becermeyi bırakıp biraz dikkat etseydin, farkına varabilirdin. | Open Subtitles | لو توقفت عن مضاجعة الجميع و انتبهت أكثر لكنت أدركت |
| Bak, konuşman konusunda sana baskı yapmıyorum ama bazı şeyler gözümden kaçmadı. | Open Subtitles | انا لم اضغط عليك للتكلم حول هذا لكنني انتبهت لأشياء |
| İnsan yapımı pusulanın bozulacağını bilseydim daha fazla özen gösterirdim. | Open Subtitles | إذا ما كنت أعرف أن تلك الدروس الإرشادية كانت ستفيد كنت انتبهت لها أكثر |
| Bize yardım teklifinde bulunan kızı fark ettin mi? | Open Subtitles | هل انتبهت لتلك الفتاة التي ساعدتنا سابقاً؟ |
| Bu yüzden dikkatli dinlersen, eminim anlayacaksın. | Open Subtitles | لذا إن انتبهت سيكون هناك مقصد |
| Daha dikkatli olmalıydın. | Open Subtitles | من المفترض أنك انتبهت |
| - Az dikkatli olsana be! | Open Subtitles | لا -هلّا انتبهت لمـا تفعل |
| Hey, 22, bu sefer dikkatli ol, tamam mı? | Open Subtitles | يا (22)، هلا انتبهت لنفسك هذه المرة؟ |
| Bugün aniden dükkanın kurtarılmaya değer olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | لقد انتبهت اليوم فقط اني سوف ادخر لنفسي بعض المال |
| O zaman neden otoparkın oraya yürüdüğümde eve gidemeyeceğimi fark ettim? | Open Subtitles | كيف إذاً أنني عندما كنت أسير في منطقة انتظار السيارات انتبهت أنه لا يمكنني العودة إلى المنزل؟ |
| Sadece elinde para olduğunu fark ettim. | Open Subtitles | لقد انتبهت فقط أنّها كانت تحمل نقوداً في يدها |
| Özel bölgelerime bir kaç defa göz ucuyla baktığını fark ettim. | Open Subtitles | حسنا انا انتبهت الى عدة نظرات في اجزاء منيّ |
| Eğer gördüğün herkesi becermeyi bırakıp biraz dikkat etseydin, farkına varabilirdin. | Open Subtitles | لو توقفت عن مضاجعة الجميع و انتبهت أكثر لكنت أدركت |
| Bak, konuşman konusunda sana baskı yapmıyorum ama bazı şeyler gözümden kaçmadı. | Open Subtitles | انا لم اضغط عليك للتكلم حول هذا لكنني انتبهت لأشياء |
| İnsan yapımı pusulanın bozulacağını bilseydim daha fazla özen gösterirdim. | Open Subtitles | إذا ما كنت أعرف أن تلك الدروس الإرشادية كانت ستفيد كنت انتبهت لها أكثر |
| Ciddi misin? Cırcır böceklerinin gittiğini fark ettin mi? | Open Subtitles | انتبهت للصراصير المتبقية |