Hanna'da kalacağını söylemiştin. | Open Subtitles | اعتقدت انك قلتي ستبقين في بيت هانا الليلة الماضية |
Sorun olmayacağını söylemiştin. | Open Subtitles | يا الهي , اظن انك قلتي انه لن تكون هنالك مشاكل |
Bir kocan olduğunu mu söylemiştin? | Open Subtitles | اعتقد انك قلتي أن لديكي زوج ؟ ؟ |
" Bekleyebilir" demiştin. | Open Subtitles | انا ظننت انك قلتي ان هذا الحوار من الممكن ان ينتظر. |
Ama yeni insanlar listeye giremez demiştin. | Open Subtitles | لكن اعتقدت انك قلتي الاشخاص الجدد ليسوا ضمن القائمة |
Al, gelmek zorunda olmadığımı söylediğini biliyorum. | Open Subtitles | حسنا, ال, اعلم انك قلتي لي انك لاتردين ان احضر |
Okulu beğenmezsem, Brooklyn'e dönebileceğimizi söylediğini sanıyordum. | Open Subtitles | اعتقدت انك قلتي أننا سنعود إلى بروكلين اذا لم تعجبني الجامعه |
Allison'nın Mona'nın evindeki Radley ile ilgili her şeyi temizlediğini söylemiştin. | Open Subtitles | اعتقد انك قلتي ان أليسون مسحت جميع اشياء رادلي من بيت مونا . |
Onun için döneceğini söylemiştin sanki. | Open Subtitles | اتعقدت انك قلتي ستعودين لاجل ذلك. |
Hamile olmadığını söylemiştin galiba. | Open Subtitles | ظننت انك قلتي انك لست حامل |
Onunla konuşmadığını söylemiştin. | Open Subtitles | انك قلتي بأنه لم يتكلم معه |
Çarşamba günü demiştin bunu biliyorsun. | Open Subtitles | لقد قلتي انه يوم الاربعاء وانتي تعلمين انك قلتي ذلك |
Çarşamba günü demiştin bunu biliyorsun. | Open Subtitles | لقد قلتي انه يوم الاربعاء وانتي تعلمين انك قلتي ذلك |
Takip edilmedik demiştin. | Open Subtitles | اعتقدت انك قلتي انك لم تتبعي. |
Senin Derick'in kız arkadaşları hakkında... hiç iyi bir şey söylediğini duymadım. | Open Subtitles | لم اسمع ابدا انك قلتي شيئا لطيفا (حول اي من صديقات (ديريك |
Kıyafetlerini Jane'in sana yolladığını söylediğini zannediyordum. | Open Subtitles | أعتقدت انك قلتي جين من أرسلت الاغراض |