| Sana söylemeliydim. Ona ilaç vermiş ve beraber olmuş oldun. | Open Subtitles | كان علي ان أخبرك هذا أنتِ خدرتيه الآن و ضاجعتيه |
| Bunu sana daha önce söylemeliydim evlat. Sana artık idman yaptıramam. | Open Subtitles | كان يجب ان أخبرك مبكرأ ، ايها الفتى انا فعلاً لا يمكننى التصريح لك بالتمرن |
| Sana söylemeye çalıştığım da buydu. | Open Subtitles | هذا ما كنت أحاول ان أخبرك به |
| Sana söylemeye çalıştığım da buydu. | Open Subtitles | هذا ما كنت أحاول ان أخبرك به |
| Benim de Sana söylemem gereken bazı şeyler var. | Open Subtitles | أنا أيضا ، أنا أيضا هناك ما أريد ان أخبرك به |
| Sana bir şey söylemeliyim, babanın bunca yıl yazmasına ve çalışmalarına hayranım. | Open Subtitles | تعلمين كان يجب ان أخبرك أنني معجب جدا بالطريقة التي كان والدك يكتب ويعمل بها طوال تلك السنين |
| Kirsten, sana bir şey söylemem gerek. Ed Clarke hakkında. | Open Subtitles | كريستين يجب ان أخبرك بشيء ما انه حول أيد كلارك |
| Sana söylemeyi unuttum. Karı koca olduğumuzu söyledim. | Open Subtitles | أجل , نسيت ان أخبرك - انى سجلت باسم السيد وحرمه |
| Sadece, işimi yapmaya çalıştığımı söylemek istiyorum, efendim. | Open Subtitles | أريد ان أخبرك أنني أقوم بعمليّ فحسب |
| Üzgünüm Dave. Sana daha önce söylemeliydim. | Open Subtitles | أنا آسفة ، ديف كان يجب علىٌ ان أخبرك مبكرا |
| Elçilikteyken sana söylemeliydim, ama anın büyülüğünü mahvetmek istemedim. | Open Subtitles | كان ينبغي ان أخبرك بذلك في السفارة لكن لم أرد أن افسد اللحظة |
| Sana söylemeliydim. | Open Subtitles | كان علي ان أخبرك |
| Sana söylemeye çalıştığım şey buydu. | Open Subtitles | هذا ما أحاول ان أخبرك إياه |
| Benim de Sana söylemem gereken bazı şeyler var. | Open Subtitles | أنا أيضا ، أنا أيضا هناك ما أريد ان أخبرك به |
| Avukatın olarak, şehri terkedemeyeceğini Sana söylemem lazım. | Open Subtitles | بصفتي محاميك, علي ان أخبرك أنك لا تستطيع مغادرة الولاية |
| Ama sonradan fark ettim ki aslında oraya Sana söylemem gereken şeyleri yazmalıydım. | Open Subtitles | لكني أدركت من بعد أني أكتب مجرد أشياء التي على الأرجح يجب ان أخبرك بها |
| - Sana şunu söylemeliyim. Yumuşacık havlulara bayılırım. | Open Subtitles | عليّ ان أخبرك أنا أحب المناشف الجيدة في حياتي |
| Çünkü, senin en iyi arkadaşın olarak -en azından bu dünyada-sana söylemem gerek ki, bunun hiç bir anlamı yok! | Open Subtitles | -لأنه من الواجب علي ان أخبرك, كأعز اصدقائك على الأقل في هذا العالم بأكمله. -ان هذا غير منطقي على الاطلاق. |
| Sana söylemeyi unutmuşum. Ben Los Angeles Polisi'ndenim. | Open Subtitles | نسيت ان أخبرك أَنا من شرطة لوس انجلوس |
| Sana bir şey söylemek istiyorum. | Open Subtitles | تعال هنا, أريد ان أخبرك شيئا |