| Geçemezsem, Tanrı'nın benim için başka işleri var demektir. | Open Subtitles | وان لم اجتاز فهذا يعني ان الله لديه عمل آخر لي |
| Sevgilim... İrlandalılar dünyaya hükmetmesin diye Tanrı'nın içkiyi nasıl yarattığını biliyor musun? | Open Subtitles | تعرفين ان الله اوجد الخمر لكى لا يحكم الايرلنديون العالم |
| Tanrı'nın hatalı olduğu ortaya çıkacak... ve Tanrı hata yapmadığı... için bu varoluşu yokedecek. | Open Subtitles | يثبتوا ان الله خاطئ والله معصوم ولاثبات خطئة |
| Seni buraya Tanrı'nın getirdiğine inanmak bu kadar mı zor? | Open Subtitles | هل من الصعب تصديق ان الله هو الذى اتى بك هنا؟ |
| Tanrının yeryüzüne veba ve çekirgeleri gönderdiğinden emin olduğum kadar, sizin ve benim de öleceğimizden eminim! | Open Subtitles | فقط من المؤكد ان الله ابتلى الأرض مع الأوبئة والجراد أنا وأنت للهلاك |
| Tek, hak Tanrı'nın sözlerini okuyacaktı. | Open Subtitles | كانت ان يتلو كلمات عن حقيقة ان الله واحد |
| O anda Tanrı'nın o odada, senin yanında olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | ثم علمت ان الله موجود في هذه الغرفه معكِ |
| {\1c00FFFF}{\3c000000}{\4c000000}Asıl problem şu, sürekli Tanrı'nın bana bir işaret göstereceğini söylüyordu. | Open Subtitles | المشكلة الحقيقية أنها تستمر في قول ان الله سيريني أشارة |
| Tanrı'nın bir cerrah olduğunu düşünün. | Open Subtitles | ان ذلك كان من اجل الافضل تصور ان الله طبيب جراح |
| İncil, Tanrı'nın bizi kendisi için yarattığını yazar, onu şereflendirmemiz için. | Open Subtitles | يقول الكتاب المقدس ان الله وضعنا هنا من اجله لنمجده |
| Neden kızını öldürmek zorun olmanın Tanrı'nın isteği olduğunu söyledin? | Open Subtitles | لما تقولين ان الله أراد منكما التخلص من طفلتكما / |
| Bunu yaparak Tanrı'nın işini kolaylaştırmış olacağız. | Open Subtitles | يبدوا ان الله بحاجة للتدخلنا في هذه المسألة |
| Sanırım tam o an da Tanrı'nın kapıya birisini göndermesinin bir sebebi var. | Open Subtitles | اظن ان هناك سببا كون ان الله ارسل احدا الى الباب في نفس اللحظة |
| Sanırım tam o an da Tanrı'nın kapıya birisini göndermesinin bir sebebi var. | Open Subtitles | ماذا؟ اظن ان هناك سببا كون ان الله ارسل احدا الى الباب |
| Tanrı'nın bizi dünyaya, yarattıklarından zevk almamız için gönderdiğine inanıyoruz. | Open Subtitles | نحن نعتقد ان الله وضعنا على الارض لنستمتع بالحياة ونتمتع بالعالم الذي خلقه لنا |
| Eğer bize şimşek çarparsa bu Tanrı'nın bizi sonsuza kadar beraber tutma yolu olur. | Open Subtitles | . حتى لو البرق صعقنا الان . ان الله قدر لنا ان نبقى سوياً للخلد |
| En azından bir gün Tanrı'nın onları kendi ebedi cemaatine kabul etmesini umabiliriz. | Open Subtitles | لكن يمكننا ان نأمل ان الله برحمته الغير متناهيه ان يرحب بهم في يوم من الايام في جناته الازلية. |
| Fakat sırf Anna hasta diye, bu sevgi dolu bir Tanrı'nın olmadığı anlamına gelmez. | Open Subtitles | لكن ليس لأنها مريضة يعنى ان الله غير محب |
| Çünkü onu ne olarak görürseniz görün, Tanrının tüm duaları duyduğuna inanıyorum. | Open Subtitles | لأننى أؤمن ان الله كيفما كان شكله يستمع لجميع الصلوات |
| Nasıl olur da Tanrının, yerin ve göğün yaratıcısının tüm hayatın kaynağının sana ihtiyacı olduğunu düşünürsün? | Open Subtitles | كيف تخيلتى ان الله خلق السموات والارض مصدر كل الحياه من الممكن ان يحتاج لكى |
| Tanrının, her ikimiz içinde... bir şeyler planladığından eminim. | Open Subtitles | لدي إيمان ان الله قرر شيئاً لكل واحد منا |