| Sağ kalmaya çalışmaktan başka yapacak bir şey yok. | Open Subtitles | لا يوجد وقت لاي شيئ ماعدا محاولة ان تبقي حيا |
| Seni takip falan etmiyorum ama bana bir iyilik yapıp, 20 dakikalığına olduğun yerde kalabilir misin? | Open Subtitles | اممم, انا لا اتبعك او اي شيء من هذا القبيل ولكن هل تستطيعي صنع حدمة لي و ان تبقي ثابته هنا للعشرين دقيقه القادمة |
| Lütfen Hunter'a git ve ben gelene kadar kapıları açık tut. | Open Subtitles | حاول ان تبقي الابواب مفتوحة حتى أصل إلى هناك |
| Bir sonraki aşama için telefonunu çantanda tutmanı tavsiye ederim. | Open Subtitles | لهذه الخطوة التاليّـة أفضل لك ان تبقي هاتفك في حقيبّـتك. |
| Trish benden ya da digerlerinden haber beklemek icin lokantayı butun gece acık tutmaya karar verdi. | Open Subtitles | قررت ان تبقي المطعم مفتوحا طوال الليل في انتظار رؤيتي ومعرفة ما حصل |
| Ama gözlerini açık tutmalısın, oldu mu? | Open Subtitles | لكنك تحتاج ان تبقي عينيك مفتوحتان، حسنا؟ |
| Bunu sır olarak saklayabileceğini mi sandın? | Open Subtitles | هل ظننت انه يمكنك ان تبقي الامر سرا؟ |
| Şu andan itibaren biz neler olduğunu bulana kadar sakin olman lazım. | Open Subtitles | ولكن في الوقت الراهن عليك ان تبقي هادئا حتي نكتشف ما يحدث |
| Bu yüzden burada kalıp bizi beklemeni istiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | لهذا اريدك ان تبقي هنا وتنتظرينا , حسنا ؟ ؟ |
| Lisa, eve gitmeliyim. İçeridekilere göz kulak olmanı istiyorum. | Open Subtitles | ليسا على العودة الى المنزل عليك ان تبقي عينيك على الحفل |
| Onun için sağ kalmaya çalış. Duydun mu? | Open Subtitles | يجب ان تحاول ان تبقي حيا حسنا؟ |
| Central Park'a nazır Pierre'de kalmaya alışınca... | Open Subtitles | حسنا , عندما تكون متعود علي ان تبقي فبي شرفُ على المتنزهِ المركزيِ... |
| Sağ kalmaya çalış. | Open Subtitles | حاول ان تبقي حيا |
| Bu gece benimle kalabilir misin? | Open Subtitles | هل تستطيعين ان تبقي معي الليلة؟ |
| Julietta sende istediğin kadar kalabilir. | Open Subtitles | يمكنك ان تبقي جولياتا عندك كما تريدين |
| Aramızda kalabilir mi? | Open Subtitles | هل يمكنك ان تبقي ذلك بيننا نميمة |
| Bismark, ileriki bir bildiriye dek 51. Bölge'yi burada tut. | Open Subtitles | بيسمارك عليك ان تبقي فريقك هنا حتى إشعار آخر؟ |
| Senin gibi özenti birini içimize alarak ismimi zedeledim zaten o yüzden çeneni kapalı tut. | Open Subtitles | لقد قمت بشق الطريق لاجلب مؤخرتك الكبيرة لهذه المجموعة من الافضل ان تبقي قمك مغلقا |
| O zaman bir şeyi aklında tutmanı istiyorum Stu. | Open Subtitles | حسنا، انا أجبرك ان تبقي شي واحد في ذهنك , ستو |
| O zaman bir şeyi aklında tutmanı istiyorum Stu. | Open Subtitles | حسنا، انا أجبرك ان تبقي شي واحد في ذهنك , ستو |
| Trish benden ya da diğerlerinden haber beklemek için lokantayı bütün gece açık tutmaya karar verdi. | Open Subtitles | قررت ان تبقي المطعم مفتوحا طوال الليل في انتظار رؤيتي ومعرفة ما حصل |
| Kathryn, Bay'le takılan şu kızdan onu uzak tutmaya çalışıyor. | Open Subtitles | فقط أنا. كاثرين تحاول ان تبقي باي بعيدة عن الفتاة اللتي تتسكع معها مؤخرا. |
| Bak, temel kural; atlarla ilişki kurmak istiyorsan parmaklarının onun ağzından uzak tutmalısın, tamam mı? | Open Subtitles | اتريدي ان تبقي اصابعك بعيدا عن فمه صحيح؟ |
| En üstte tutmalısın. | Open Subtitles | يجب ان تبقي علي علم بهذه الاشياء حسنا |
| İnan bana, seni buradan çıkartabiliriz. Ama sakin olman lazım, sakın çıt bile çıkarma. | Open Subtitles | ثق بيّ ، يمكننا إخراجك من هنا ، ولكن يجب ان تبقي هادئاً ، ولا تصنع ضوضاء. |
| İşçi bayramına kadar burada kalıp işlere yardım edip sonra eve dönecektin. | Open Subtitles | ..لقد كان اتفاقنا ان تبقي حتى يوم الافتتاح .وبعد مساعدتهم ،تعودي للمنزل |
| Kızlar biraz maço olmanı isterler, anlarsın ya. | Open Subtitles | الفتيات فقط يريدونك ان تبقي الأول, هل تفهم؟ ؟ |