"ان زوجته" - Translation from Arabic to Turkish

• Karısının

Deneklerin yarısına, Karısının kocasının en iyi arkadaşı ile ilişki yaşadığını söyledik.
لنصف المشاركين، قمنا بإخبارهم ان زوجته تقيم علاقة مع صديقه المقرب

O adam Karısının hayata döneceğine inanıyor.
هذا الرجل .. يعتقد ان زوجته يمكن أن تعود للحياة

Şimdi hatırlıyorum.Karısının bu konu hakkında birşey bilmediğini söyledi
أتذكر الآن. قال ان زوجته لا تعلم شيئا عن هذا

Ama Karısının hapır hupur meyve yiyen bir canavar olduğunu fark edince pek mutlu olmayacaktır.
لن يكون سعيدا عندما يعلم ان زوجته تأكل الفاكهه العفنه

Karısının ve yeni doğmuş bebeğinin bir gemi seyahatinde ortadan kaybolduğunu rapor etmiş.
انه ملىء تقرير يقول ان زوجته و طفلتها حديثة الولادة فقدوا فى رحلة خارج البلاد.

Ünlü bir deli doktoru Karısının aklını yitirdiğini nasıl olurda göremez?
مارأيك يمكن بأن طبيب نفسي لم يلاحظ ان زوجته قريبه من ان تنجن

Pradeep'i kim öldürmüşse Karısının evde olmayacağını biliyordu.
من قتل براديب في منزله علم ان زوجته كانت خارج المدينة

George hala Karısının hayatta olduğuna inanıyor, demek?
اذن, السير جورج مازال معتقدا ان زوجته على قيد الحياة ؟

Adam bir hahamı görmeye gidiyor ve Karısının kendisini zehirlemeye çalıştığını söylüyor.
ذهب رجل لحاخام وقال له ان زوجته تحاول وضع السم له

Belki de Jüpiter, onun Karısının gerçeği öğreneceğini biliyordu.
ربما ظن جوبيتر ان زوجته سوف تكتشف الحقيقة

Philip tüm Yunanistan'a Karısının, senin annenin sadakatsiz olduğunu söyledi.
-لقد قال فيليب لجميع اليونانيين ان زوجته و امك غير مخلصة

Bay Harding Karısının onu huzursuz ettiğini belirtmişti.
السيد/هاردنج وضّح ان زوجته جعلته يشعر بعدم الراحة

Karısının ilk çocuğunu beklediğini biliyor musunuz?
هل تعرف ان زوجته تنتظر مولودها الأول؟

Hassan'ın Karısının hayatta olduğunu bildiği için ABD'ye geldiğinden şüpheleniyordu.
للولايات المتحدة لأنه عرف ان زوجته حية

Soru sormadım. Karısının öldüğünü tahmin ettim.
لم اسأل أسألة افترضت ان زوجته ماتت

Ya da gerçekten, Karısının hissedebildiğine inanıyordur.
أو إذا هو حقاً يعتقد ان زوجته تشعر به

- Karısının kalbinin eşleştiğini söyledim.
فقط أخبرته ان زوجته متطابقة مع لي آن

Karısının hasta olduğunu ve onunla ilgilenmesi gerektiğini söyledi.
قال ان زوجته مريضه وعليه ان يكون معها

Karısının orada olduğunu düşünen bir arkadaşım için.
من أجل صديق يظن ان زوجته هناك .