"اوافق" - Translation from Arabic to Turkish

• katılıyorum
• kabul
• Aynı fikirdeyim
• katılmıyorum
• bence de
• hemfikirim
• Aynı fikirde

- Lisa, Volare'ye katılıyorum.
ليزا انا اوافق على انك تكونى فى العرض مع فولار

katılıyorum. Ancak ruhunda süslülük varsa süslü partilerden zevk alabilirsin.
انا اوافق الحفلات الخياليه تكون ممتعه حينما تكون خيالى من داخلك

Topluma, teknolojiye ne kadar bel bağladığımızı gösteriyor. Sana katılıyorum. Yanındayım.
فى المجتمع نحن نعتمد على التكنولوجيا,انا اوافق

Özgürlüğü severim, fakat ben bile, belli bir ölçüde gözetlemenin iyi olduğunu kabul ediyorum.
انا احب الحرية ، لكني احيانا اوافق ان بعض الترصد جيد

Ben Galler Kralı Rhodri,kabul ediyorum.
وانا ايضا الملك رودري اوف ويلز اوافق علي هذا

katılıyorum. Benzer ajanlarımız ikili gruplar olarak karşı takım ile eşleşsin.
انا اوافق كلنا سنكون فريق مع العميل المساوى لنا فى الرتبة فى الفريق الاخر

Teğmene katılıyorum. Bu yaratıkların psikopata bağlayınca neler yaptıklarını gördüm.
انا اوافق الملازم في الرأي انا ارى مايحدث حينما تصبح الزواحف مجنونة

Aynı fikirde olsam da ben, katılıyorum Üstat Kenobi'ye.
ضد تقديري الصحيح اوافق السيد كانوبي , افعل هذا

Tek başına bir gün bile dayanamazmış ve evine gitmeliymiş, katılıyorum.
لن يصمد ليوم واحد بمفرده و يجب عليه الذهاب الى البيت انا اوافق

katılıyorum, gururla takacakları bir taç..
اوافق بأنه لا ينبغي أن يكون لهم تاج أشواك

- katılıyorum. Olumsuz taraftayım.
اوافق انا الآن في لحظة عدم تصديق

Hayatımda ilk defa, buna katılıyorum.
لأول مرة فى حياتى اوافق على هذا.

Bunun son derece beklenmedik bir durum olduğunu kabul ediyorum ama konunun aciliyeti var.
اوافق الى حد انها مفاجا? ة ولكن في غاية الاضرورة

Bunu da bu toplantıyı kabul edecek kadar eğlenceli buldum.
انا اجد ان ذلك مبهجا كفايه ان اوافق على هذه المقابله

Hırsızlık yapmam. Ve aksini söyleyen hiçbir kararı da kabul etmiyorum.
انا لا اسرق ولا اوافق على اى ادعاء غير ذلك

Size katılmayı kabul etmeden önce ne pahasına olursa olsun, bunu yapacağınızı bilmeliyim.
قبل أن اوافق على الإنضمام اليكم أَحتاجُ لمعْرِفة بأنّكم راغبون لفعل ما يجب أنْ يتم فعله لمُسَاعَدَته

Danışmalığı kabul ettim, özensiz tedaviyi değil.
انا وافقت على الاستشاره لم اوافق على القيام بتمويل المهنة

Hapis yatmayı kabul edemem
لايمكنني فقط ان اوافق علي الذهاب الي السجن

Evet, Aynı fikirdeyim. Sen de Aynı fikirde misin?
حسنا انا اوافق على هذا وانت توافق على هذا؟

- Bugün yaptıklarına katılmıyorum.
انا لم اوافق على ما فعلته اليوم

bence de fakat girmek üzereyiz başka bir tuzağa.
انا اوافق ولكن, الدخول بمصيدة اخرى نحن نكون

Bu konuda ben de kızlarla hemfikirim. Sana biz bakalım.
لكنني اوافق الفتيات في هذا دعينا نعتني بك