| Bu yüzden, sen ve annen, Carol önceliğim sizlersiniz. | Open Subtitles | وكذلك انت ووالدتك وكارول انتم اولوياتي الآن كل ما تحتاج اليه ، مهما كانت القرارات التي ترغب باتخاذها فلديك دعمي الكامل |
| Ortaklarım birincil önceliğim olmadıkça bu grupta çalışamam. | Open Subtitles | لا أستطيع العمل مع فريق العمل هذا إلا إذا كان شركائي هم اولى اولوياتي |
| Öyle olsun, ortaklarım en önemli önceliğim olmadıkça... bu görev gücüyle zaten çalışamam. | Open Subtitles | فليكن لا أستطيع العمل مع فريق العمل هذا إلا إذا كان شركائي هم اولى اولوياتي |
| Önceliklerimi tekrar gözden geçirmem gerektiğini düşünüyorlarmış. | Open Subtitles | ورأوا أن هناك حاجة لإعادة تقويم اولوياتي |
| Önceliklerimi sıraya koymak istedim. | Open Subtitles | وانا فقط اردت ان اعيد تقييم الامور وتغيير اولوياتي |
| Son birkaç günde Önceliklerimi tekrar düşündüm. | Open Subtitles | بضعة ايام الاخيرة جعلتني اعيد ترتيب اولوياتي |
| İlk önceliğim bu ve yapmam gerekeni yapacağım. | Open Subtitles | هذا الشيء من اولوياتي وسافعل مايتطلبه الامر |
| Eğer geri dönersen bu benim en önemli önceliğim olacak. | Open Subtitles | - إذا عدت سوف تكون الاول من قائمة اولوياتي |
| Şu anda benim önceliğim sizsiniz. | Open Subtitles | انتم اولوياتي الآن |
| önceliğim sensin Candace. Tamam mı? | Open Subtitles | كاندس, انت الان من اولوياتي |
| Onun dosyası benim birinci önceliğim. | Open Subtitles | قضيتها علي رأس اولوياتي |
| Vuruldum ben, Natasha. Bu Önceliklerimi fena halde etkiliyor. | Open Subtitles | (لقد تم اطلاق النار عليّ (ناتاشا لقد اثر ذلك بشكل قوي على اولوياتي |