| Nefes al! Allah kahretsin Seni! Hayatın boyunca hiçbir şeyden vazgeçmedin! | Open Subtitles | ايتها اللعينة لم تتراجعى من أية معارك قد خوضتيها , حاربى |
| Erkek arkadaşımı nasıl çalmaya çalıştığını biliyorum Seni büyük, şişko f.h.şe İşe yaramadı! | Open Subtitles | اتعرفين كيف انك حاولتي سرقة صديقي ايتها العاهرة السمينة , لم تفلح بذلك |
| Neden iyi bir küçük bayan olup, bilmek istediklerimizi bize anlatmıyorsun. | Open Subtitles | لما لا تكونين جيدة ايتها الحمقاء الصغيرة وتخبرينا بما نريد معرفته |
| Hayır, hayır, sanırım benimle akıl oyunları oynuyorsunuz, genç bayan. | Open Subtitles | لا , لا أعتقد بأنك تمزحين معي ايتها السيدة الصغيره. |
| Demek oluyor ki, genç hanım sıranın önüne geçmek üzeresin. | Open Subtitles | هذا يعني , ايتها الصغيرة انك ستذهبي الى مقدمة الطابور |
| Hey, onlar yıldız değil. Onlar uydu, Seni aptal kız. | Open Subtitles | انت هذه ليست نجوم انها اقمار صناعيه ايتها الفتاه الغبيه |
| Hey çocuk, öyle caddenin ortasına atlayarak ne yapmaya çalışıyordun? | Open Subtitles | ايتها الصغيرة، مالذي كنت تفعلينه بقفزك الى الشارع بهذه الطريقة؟ |
| Diyor ki, o mahkemenin sizin için atadığı avukatmış ve, eğer beğenmediyseniz, kendi kendinizi savunabilirmişsiniz, Seni cahil, beyaz fahişe. | Open Subtitles | تقول انها هي المحامي الذي عينته المحكمه لكِ اذا لم يعجبك الامر تستطيعين ان تمثلي نفسك ايتها العاهره البيضاء المهمله |
| Pekâlâ boyalı surat, farkındaysan ilk tebdil hepimizi koruyor çoğunlukla da Seni, çünkü konuşma özgürlüğü de ona dahil. | Open Subtitles | حسنا ، ايتها الثرثارة، هل تدركين أن التعديل الأول يدافع عنا جميعا معظمهم أنتم ، لأنه يتناول حرية التعبير |
| Fakat aslında sen tehditler savuracak durumda değilsin genç bayan. | Open Subtitles | لكنك لست فى موقع لان تهددي , ايتها السيدة الصغيرة |
| bayan Gelişmiş kadın bu mesajı aldığında beni aramak isteyebilirsin. | Open Subtitles | ايتها الأنسة المتطوره ربما تريدي معاودة الأتصال بي عندما تعلمي |
| Sakın ağlamaya başlama Abby! - Ve sen, genç bayan... | Open Subtitles | اللعنه عليك لو بدأتى بالنحيب ... و انت ايتها الشابه |
| Sakın kıpırdama küçük hanım. | Open Subtitles | ان الامر تحت السيطرة ايتها السيدة الصغيرة |
| Eğer bunu tekrar yaparsan küçük hanım buna pişman olursun. | Open Subtitles | لو فعلتها مرة اخرى ايتها الشابة سوف تندمين |
| Sakın kıpırdama küçük hanım. | Open Subtitles | ان الامر تحت السيطرة ايتها السيدة الصغيرة |
| Başka bir deyişle, siz iki kız eğlenceyi bulduğunuzda eğleniyorsunuz, öyle mi? | Open Subtitles | بعبارة اخرى، انتما ايتها الفتاتان تستمعتان اينما سنحت لكما الفرصة ؟ |
| Seni zavallı kız! O evli ve üç çocuğu var. | Open Subtitles | ايتها الفتاة البائسة إنه متزوج ، لديه ثلاثة أطفال |
| - Hey, onlar benim gözlüklerim. - Şimdi benim oldu. | Open Subtitles | ـ أنت, هذه أشيائى ـ هم ملكى الآن, ايتها الأخت |
| - Tanrım! Yine aynı şeyi yapıyorsun. Pes etmiyorsun, sürtük! | Open Subtitles | تصرين على هذا مرة أخرى أنتِ لا تستسلمين ايتها العاهرة |
| kaltak, sen onları buraya getirdin,.. ...ben de senin yüzünü yakacağım. | Open Subtitles | ايتها الساقطة , لقد جئتي بهم الى هنا ساقوم بحرق وجهك |
| Sakin ol çılgın kadın, yoksa bir yerin patlayacak. - Chloe? | Open Subtitles | إهدئي ، ايتها المرأة الغاضبة ، وإلا سيفقع منك شئ تحتاجينه |
| Lobide tanışmıştık. Ben düşmüştüm, sende "dikkat, güzel.." demiştin. İyi. | Open Subtitles | تقابلنا بالصالة , سقطت وانت قلت لي انتبهي ايتها الجميلة |
| siz bayanların da zamanla tekrar işe dönebilmem için bana, destek olacağınızı umuyordum. | Open Subtitles | وكنت أتأمل ان تقمن ايتها السيدات في نهاية المطاف ان تدعمن تعييني مجددا |
| Bu kıyafet sana çok yakışmış, bebek. | Open Subtitles | أنت حقاً في البيت في هذا الزيِّ، ايتها الفتاة |
| babamın arkasından gitmek Seni şımarık narsist şıllık! | Open Subtitles | ان تزعجي ابي ايتها الملعونة الحقيرة المهووسة |