| Öncelikle daha önce kimse onları durdurmaya çalışmadı? | Open Subtitles | أعني ، في البداية لم يحاول أحد أبدا ايقافهم |
| Lanet olsun, Maggie onları durdurmaya çalışıyordu. | Open Subtitles | اللعنه ماجي كانت تحاول ايقافهم |
| Onları durdurmak için kullanabileceğimiz elimizdeki tek şansı az önce vurdun. | Open Subtitles | أنت قتلت الفرصة الوحيدة التي كانت ستعلمنا ايقافهم |
| İçimizden biri senaryonun dışına çıkarsa, olacaklara engel olamam. | Open Subtitles | , لو خرج أحدنا عن حياته الطبيعية لن أستطيع ايقافهم |
| Açıkçası, Catherine, gittilerse ne olmuş? Birlikte olmayı istiyorlarsa, onları durduramazsın. | Open Subtitles | اذا كانو يريدون البقاء معاً لن تستطيعي ايقافهم |
| Onları kalkana ulaşmadan önce durdurmalıyız. | Open Subtitles | علينا ايقافهم قبل ان يتمكنوا من المرور من هذا الدرع |
| Onları şimdi kontrolü kaybetmeden önce durdurabilirsin. | Open Subtitles | تستطعين ايقافهم الآن قبل أن تفقدي السيطرة |
| Onları durdurmaya çalıştım. | Open Subtitles | لقد حاولت ايقافهم |
| Bazı esirler onları durdurmaya çalışmış. | Open Subtitles | حاول بعض الاسري ايقافهم |
| Ben sadece onları durdurmaya çalıştım. | Open Subtitles | كنت أحاول ايقافهم |
| Yerine onları durdurmak için çalışmakla Belki, bize durdurmak için almaya çalışırken olmalıdır. | Open Subtitles | أتعلمان ، ربما نفعل هذا بالطريقة الخاطئة ربما بدلاً من ايقافهم ربما علينا أن نجعلهم يضطرون لإيقافنا |
| Biz bir şans varken onları durdurmak gerekir. | Open Subtitles | نحن بحاجة إلى ايقافهم في حين أن لدينا فرصة. |
| Onları durdurmak muazzam boyutta hasara neden oldu. | Open Subtitles | محاولة ايقافهم تسببت بالكثير من الأضرار |
| İstesem de engel olamazdım kendime. - Hadi yukarı çıkalım. | Open Subtitles | لم أكن لأتمكن من ايقافهم لو أردت ذلك هيا لنصعد للأعلى |
| Onları durduracak hiç bir engel yoktu. | Open Subtitles | ما من شيء قادر على ايقافهم |
| Durdur şunu. Onları durduramazsın. Kavgaları hiç bitmeyecek. | Open Subtitles | توقف لايمكنك الاستمرار في ايقافهم اذا اردوا القتال فليتقاتلو. |
| Onları durdurmalıyız. Kehanetler Kitabı'nın peşindeler. | Open Subtitles | علينا ايقافهم , سوف يأخذون كتاب النبوءة |
| Onları durdurabilirsin. | Open Subtitles | انت يمكنك ايقافهم |
| Eger onları durduramaz isek savaşı kaybetme felaketi ve. | Open Subtitles | اذا لم نستطيع ايقافهم الام الحرب يمكن ان تحل |
| Neden olduğunu anlayamazsak onu da durduramayız. | Open Subtitles | جميعهم قادمون الي هنا لسبب ما نحن لا نعرفه و لَنْ نكون قادرينَ علي ايقافهم |
| Bunu durdurmalısın. | Open Subtitles | يجب ايقافهم |
| Ve şu anda, yeryüzünde onları durdurabilecek tek kişi benim. | Open Subtitles | و الآن أنا واحد من الناس على هذا الكوكب الذي يمكنه ايقافهم |
| O Silahşorlar başıma bela oldu. Durdurulmaları şart! | Open Subtitles | هؤلاء الفرسان يشكلون تهديداً ولا بد من ايقافهم |