| En kötüsü bu değil. Bence Emily Teyze'nin katili o olabilir. | Open Subtitles | النقطة الاهم ,هو انه قد يكون هو من قتل العمة ايميلى |
| Burada bir şeyler dönüyor, Çavuş. Emily Arundel'in ölümüyle alakalı. | Open Subtitles | هناك شئ يحدث هنا يا جنرال , متعلق بوفاة ايميلى |
| Emily'ye kanser teşhisi konduğu zaman, ...doktorlar 6 aylık ömrü kaldığını söylemişti. | Open Subtitles | عندما كانت ايميلى تعانى من السرطان الاطباء اعتقدوا أنها ستعيش ستة أشهر |
| Yeğenim Emily'ye 18'inci doğumgününde vermiştim. | Open Subtitles | لقد اعطيتها لابنة اخى ايميلى فى عيد ميلادها ال 18 |
| Babam artık gerçek bir itfaiyeci değil, Emily. | Open Subtitles | ابى ليس حقا رجل الاطفاء اكثر من هذا, ايميلى. |
| Hepimiz bir araya geldiğimizde Emily, Isabel aracılığıyla suçluyu işaret edecek. | Open Subtitles | وحينها ايميلى ,من خلال ايزابل , ستشير الى الشخص المسئول |
| Söyleyin, Dr. Grainger karaciğer şikayetleri yüzünden Emily Arundel'i siz tedavi ettiniz, değil mi? | Open Subtitles | قل لى يادكتور ,انك بنفسك عالجت ايميلى من الكبد ,اليس كذلك ؟ |
| Zavallı Emily. Onun canlılığını, karakterindeki gücü hep takdir etmiştim. | Open Subtitles | مسكينة ايميلى ,اننى لم اقدر روحها الشجاعة |
| Öldüğü gece Emily'nin ruhunun bedeninden çıkışını gördüm. | Open Subtitles | لقد رايت روح ايميلى فى الليلة التى ماتت فيها |
| Mezardakilere saygısızlık etmek istemem ama Bayan Emily'nin ölümü incelenmeli. | Open Subtitles | جثة اخرى سيد بوارو ,ارى انك كنت على حق , اريد معرفة المزيد عن وفاة ايميلى |
| Emily Arundel'in öldüğü akşam da o evdeydiniz? | Open Subtitles | وفى ليلة مقتل السيدة ايميلى , كنتم ايضا هناك فى المنزل الاخضر ؟ |
| Burada Londra Emniyet Müdürlüğü'nden bir telgraf var. Emily Arundel'e verdiğiniz ilacın içeriğinin analizi. | Open Subtitles | معى هنا تلغراف من اسكوتلانديارد يخبرنى بنتيجة تحليل الدواء الذى اعطيته للسيدة ايميلى |
| Bir kişi dışında hepiniz Emily Arundel'in düşüşünün kaza olduğuna inandınız. | Open Subtitles | كلكم تؤمنون ماعدا واحد , ان سقوط السيدة ايميلى كان بالصدفة حادثة |
| Çünkü Emily Teyze'nin düşmesinin sebebi gerilen ipti. | Open Subtitles | لقد كان سبب سقوك ايميلى هو السلك المشدود |
| Öldüğü gece Emily farkında olmadan ölümcül miktarda fosfor aldı. | Open Subtitles | فى ليلة الوفاة ,لابد ان ايميلى قد تناولت بعض من هذه المادة القاتلة |
| Benim kanımca, dostlarım Emily'nin sürekli yanında taşıdığı bu kutuya konulan bir karaciğer hapı. | Open Subtitles | انا افترضت انه وضع فى كبسولات الكبد فى هذه العلبة, والذى كان دائما بجوار ايميلى ارندل |
| Çünkü Emily Arundel'in bütün serveti Wilhemina Lawson'a kalmıştı. | Open Subtitles | حيث كل ثروة ايميلى تذهب الى ويليمينا لاوسن |
| Yarın Emily'nin tekrardan evleneceğini unutmayın. | Open Subtitles | غدا هو اليوم الذى ستتزوج فيه ايميلى مرة اخرى |
| Senle görüşmesine izin vermeyen Emily'le? | Open Subtitles | العصبية ، المجنونة ايميلى ؟ التى منعته من رؤيتك ؟ |
| Belki Emily tam olarak aynı mesajı bırakmak için arıyordur. | Open Subtitles | ربما كانت هذه ايميلى مرة اخرى وستترك نفس الرسالة |
| Ben, Elisabet Emilie Josefin Ekdahl... | Open Subtitles | أنا أليزابيث ايميلى جوزفين أيداهل |