| Sonuçta bir babadan diğerine tavsiye her zaman oğluna inanmalısın. | Open Subtitles | إذا من والد لأخر يجب عليك دائما ان تؤمن بأبنك |
| O zaman hemen gideyim, .çünkü sana değer verdiğim kadar oğluna da değer veririm. | Open Subtitles | .. لذا يجب ان اسرع حتى اتحفظ بأبنك كما احتفظت بك |
| oğlun seni hayal kırıklığına uğratmış olmalı. | Open Subtitles | . لابد ان امالك خابت بأبنك |
| Mesele oğlun değil. | Open Subtitles | .إنه ليس يتعلق بأبنك |
| oğlunla bir araya gelmeni benden daha çok isteyen kimse yok. | Open Subtitles | لا أحد يريد رؤيتك تجتمعين بأبنك ثانية أكثر مني , صدقيني. |
| Sen oğlunla ilgilen. Eşyalarımıza da dikkat et. | Open Subtitles | اعتني بأبنك و راقب اغراضنا |
| Bayım, emin olun Oğlunuza karşı hiçbir ilgim yok. | Open Subtitles | سيدي، يمكنني أن أؤكد لك أنه ليس لدي أهتمام بأبنك على الإطلاق |
| Bunu oğluna nasıl yapabilirsin diye sormak | Open Subtitles | أنا أسألك كيف يمكنك أن تفعل ذلك بأبنك |
| oğluna kavuşacaksın. | Open Subtitles | ستجتمعين بأبنك مجددا |
| Alexei, konu oğlun. O öldürüldü. | Open Subtitles | الامر يتعلق بأبنك الذي قتل |
| Konu oğlun olduğunda hiç şüphesiz evet. | Open Subtitles | بأبنك بلاشك |
| Ben oğlunla ilgilenirim. | Open Subtitles | انا سأعتنى بأبنك |
| - Dave, senin oğlunla ilgileniyor. - Eve gelip gelmemesi umurumda değil. | Open Subtitles | ـ (ديف) يعتني بأبنك ـ لا أهتم كم مرة يأتي |
| Oğlunuza ulaşamadık. | Open Subtitles | لم نتمكن من الاتصال بأبنك |