| Ana merkezdeki arkadaşlarını arayıp bir şeyler bulabilir misin diye merak ediyordum. | Open Subtitles | كنت أتسائل فحسب إذا أمكنك الإتصال بأصدقائك بالمقر الرئيسي وعرفت شيء لأجلي |
| Senato komitesinin karşısına çıkıp arkadaşlarını da gammazlarsın sen! | Open Subtitles | في المرة المقبلة ستكون أمام مجلس الشيوخ وتعد أسماء المتهمين وتشي بأصدقائك |
| arkadaşlarını aramaya devam et, çünkü onlarsız bir hiçsin. | Open Subtitles | أستمر بالأتصال بأصدقائك لأنك بدونهم لا شىء |
| Para. Ya arkadaşlarına destek olmak ona ne oldu? | Open Subtitles | ـ لأجل المال ـ ماذا حلّ بالإهتمام بأصدقائك ؟ |
| Bak, sen arkadaşlarına döneklik etmiyorsun. | Open Subtitles | انظري , انت لا تشين بأصدقائك , وهذاما في الأمر. |
| Seninle ve senin sapık arkadaşlarınla bir işim olmaz benim! | Open Subtitles | لا أريد أن تكون لي صلة بك أو بأصدقائك المنحرفين |
| Ama bizi yüksek mevkilerdeki Arkadaşların ve yakınlarınla korkutamazsın. | Open Subtitles | لا تظن أنك تسطيع إخافتنا بأصدقائك ذوي المناصب الهامة |
| Benimle eğlenmeyi bırakıp arkadaşlarını geri çağır tamam mı? | Open Subtitles | واتصل بأصدقائك وأخبرهم أن يتراجعوا، حسناً؟ |
| Ya da telefonumuzu kullanıp arkadaşlarını arayabilirsin. | Open Subtitles | او يمكنك إستخدام هاتفنا لكى تتصل بأصدقائك |
| Ya da telefonumuzu kullanıp arkadaşlarını arayabilirsin. | Open Subtitles | او يمكنك إستخدام هاتفنا لكى تتصل بأصدقائك |
| Öldürmeyi başaramadıkların şu anda senin arkadaşlarını tutuyorlar, | Open Subtitles | ولكن الذين فشلت في قتلهم، يمسكون بأصدقائك الآن: |
| arkadaşlarını ele vermeni istemek adil değildi. | Open Subtitles | لم يكن من اللائق أن أطلب منك أن تشي بأصدقائك |
| Bir polis gibi bütün arkadaşlarını aramak zorunda kaldım. | Open Subtitles | اضطررت الى الاتصال بأصدقائك كانني شرطي سخيف |
| arkadaşlarını ararsan, cebinden ödersin. | Open Subtitles | إذا أردت الاتصال بأصدقائك عليك أن تدفع لقاء ذلك |
| arkadaşlarına da söyle benden uzak dursunlar. | Open Subtitles | واتصل بأصدقائك وأخبرهم أن يتراجعوا، حسناً؟ |
| - Hava kararmadan arkadaşlarına varamazsın. | Open Subtitles | لن تستطيعى اللحاق بأصدقائك قبل حلول الظلام |
| Onlar bu düşkünlüğe değmiyor gibi dursa da özellikle de baştaki Bouvier arkadaşlarına çok güveniyor olmalısın. | Open Subtitles | يجب ان تكون لك ثقة كبيره بأصدقائك رغم انهم لايبدو انهم يستحقون هذه التضحيه خصوصاً من يتولي زمام الامور |
| Eski arkadaşlarınla bir araya geliyorsunuz ve büyük gibi bile davranamıyorsunuz. | Open Subtitles | لقد إجتمعت بأصدقائك القدامى ولا يمكنكم التظاهر بأنكم ناضجون؟ |
| Arkadaşların hiç de fena değil. Haklarını vermeliyim. | Open Subtitles | ومع ذلك، يجب أن أعترف أنه لا بأس بأصدقائك |
| Benimle gel. Kardeşlerim arkadaşlarınızla ilgilenir. | Open Subtitles | تعالوا معي أختي ستهتم بأصدقائك |
| arkadaşlarınıza geri dönün. | Open Subtitles | و الآن عُد و إلتحق بأصدقائك |
| Rachel, beceriksizler teşkilatındaki arkadaşını arayıp... | Open Subtitles | " ريتشال " أظن عليك الاتصال بأصدقائك في المكاتب البيضاء |