| Diyelim sen orada öyle dururken, sana şöyle parmak uçlarımla dokundum... | Open Subtitles | وأنت واقفة هنا أنا فقط سألمسّك، هكذا بأطراف أصابعي. |
| Neden bilmem, ama seninle tanıştığımdan beri, zamanımın çoğunu belirli derinliklerin üzerinde parmak uçlarımla tutunarak geçirdim. | Open Subtitles | لا أعرف لماذا ولكن منذ أن قابلتك وأنا أقضي معظم وقتي معلق بأطراف أصابعي فوق بعض الأعماق |
| Parmak uçlarınla kontrol edeceksin.. | Open Subtitles | سيطر عليه بأطراف أصابعك. لمس كل شيء حساس. |
| Parmak uçlarınla bir şeyleri hissedemediğini düşünebiliyor musun? | Open Subtitles | هل يُمكنكِ تصور عدم قدرتك على الشعور بالأشياء بأطراف أصابعك ؟ |
| Vücudundaki beş değişik basınç merkezine parmak uçlarıyla vurur. | Open Subtitles | إنه يضربك بأطراف أصابع يده وفى خمسة مناطق حيوية مختلفة من جسدك |
| Vücudunda beş farklı basınç noktasına parmak uçlarıyla vurur sonra da çekip gitmene izin verir. | Open Subtitles | إنه يضربك بأطراف أصابع يده وفى خمسة مناطق حيوية مختلفة من جسدك ومن ثم يتركك إلى حال سبيلك |
| Daha çekmiyorum bile, parmaklarımın ucuyla hafifçe itiyorum. | Open Subtitles | أنا اكاد ان لا أكون أدفعه فقط ألامسه بأطراف أصابعي |
| Sanki parmak uçlarımla bir uçurumdan aşağı sallanıyormuşum da onların üstüne de sen basıyormuşsun gibi hissediyorum. | Open Subtitles | وكأنيأتشبثمن فوقمنحدر، بأطراف أصابعي. وأنت تسحق أصابعي من أعلي المنحدر. |
| Sonra böyle, parmak uçlarınla fırlat. | Open Subtitles | و القها بأطراف اصابعك هكذا |
| Parmaklarımın ucuyla o bene hafifçe dokundum. | Open Subtitles | بأطراف أصابعي لمست تلك الحبة الخال |
| Parmaklarının ucuyla! | Open Subtitles | بأطراف أصابعك |