| Para isteyip şantaj yapan bu sefer o oldu. | Open Subtitles | لم يخرج من حياه أنخيل أنديرادِ المعروف سابقاً بــ خوان و قد بدأ بإبتزاز خوان و طلب المال منه |
| Onlara Papalık tarafından şantaj yapılıp yapılmadığını veya Kilise'nin sessiz kalmaları için, onlara rüşvet verip vermediğini hiç kimse bilmiyor. | Open Subtitles | .. و سواءًا قاموا بإبتزاز البابوية أو قامت بشراء صمتهم .. لا أحد يعرف |
| Yani Brain Darling'e evlilikdışı çocuğu için şantaj mı yaptınız? | Open Subtitles | اذا قمت بإبتزاز براين دارلينق بواسطه ابنه غير الشرعي؟ |
| Birisi müşterilerime şantaj yapmaya başlarsa sanki... | Open Subtitles | و إن بدأ أحد بإبتزاز عملائي .. فالأمر مثل |
| şantaj olsa da olmasa da onun işi bitecek, doğru değil mi? | Open Subtitles | بإبتزاز أو بدون إبتزاز سوف ينتهى أمره , صحيح ؟ |
| Kirli işlerini yaptırmak için eski bir askere şantaj yaptın. | Open Subtitles | لقد قمت بإبتزاز عسكري مخابراتي سابق من أجل المشاركة في عملك القذر. |
| O eve gideceğim ve kendime şantaj yapacağım. | Open Subtitles | سأذهب إلي ذلك المنزل وسأقوم بإبتزاز نفسي |
| Ama bununla devletlere şantaj yapacak mıyız? | Open Subtitles | و لكن, هل سوف نقوم بإبتزاز الحكومات من أجل المال ؟ |
| Para isteyip şantaj yapan bu sefer o oldu. | Open Subtitles | و قد بدأ بإبتزاز خوان و طلب المال منه |
| Sevgilime, beni hastaneye yatırması için şantaj yaptı. | Open Subtitles | لقد قامت بإبتزاز حبيبتي كي تبقيني هنا |
| - Babama şantaj yapmasaydın buna mecbur kalmazdım. | Open Subtitles | - لم أكن لأحتاج إلى ذلك .. لو لم تقم بإبتزاز والدي. |
| - Babama şantaj yapmasaydın buna mecbur kalmazdım. | Open Subtitles | - لم أكن لأحتاج إلى ذلك .. لو لم تقم بإبتزاز والدي. |
| Onlara Papalık tarafından şantaj yapılıp yapılmadığını veya Kilise'nin sessiz kalmaları için, onlara rüşvet verip vermediğini hiç kimse bilmiyor. | Open Subtitles | سواء قاموا بإبتزاز (البابويه) أو أن الكنيسه إشترت صمتهم لا أحد يعرف |
| Kirami Malezya'ya geldiği zaman paraya ihtiyacı oldu ve Jaffad'a şantaj yapmaya başladı. | Open Subtitles | " هنا في " ماليزيا كيرامي ) جاء في حاجة المال ) ( وبدأ بإبتزاز ( جفاد |
| şantaj. Brian Morris'e şantaj yaptın. | Open Subtitles | كان إبتزازاً قمتَ بإبتزاز (برايان موريس) |
| Kimseye şantaj yapmadım ben. | Open Subtitles | لمْ أقم بإبتزاز أيّ شخصٍ. |
| Gerçek Hank Henshaw babamın DEO'ya katılması için ona şantaj yaptı. | Open Subtitles | - قام (هانك هينشاو) الحقيقي بإبتزاز والدي للعمل لدى إدارة مكافحة الخوارق |
| - Max'e şantaj yaptığını biliyorum. | Open Subtitles | -أعرف أنك قمت بإبتزاز (ماكس ) |
| Hector'a da şantaj yaptılar. | Open Subtitles | - وقاموا بإبتزاز (هيكتر ) وأعتقد... |
| Biz Kohl'a şantaj yapmaya mı gidiyoruz? | Open Subtitles | هل سنقوم بإبتزاز (كول) ؟ |