| Umarım Pablo ve aranızdaki çok ciddi bir tartışma değildi. | Open Subtitles | أتمنى أن لا يكون حدث أمر خطير بينك و بابلو |
| Asıl endişelenmen gereken bu bir kilo kokaini Pablo'ya nasıl teslim edeceğim." | Open Subtitles | ما يجب ان تقلقى منة هو كيف اوصل هذا الكوكايين الى بابلو |
| Kıymetli olan şey Pablo'nun sahip olduklarını bilmek değil sahip olmak istediklerini bilmek. | Open Subtitles | لا فائدة من معرفة ما لدى بابلو بل معرفة ما يريد الحصول عليه |
| Ardından Pablo'yu ara ve ona Judy'yi teslim etmek istediğimizi söyle. | Open Subtitles | عليك أن تطلب بابلو إذن وتخبره بأننا سيسعدنا تسليم جودي إليه |
| Bablu bende seninle konuşacaktım japon heyeti yarın geliyor bu bizm için çok önemli | Open Subtitles | بابلو .. لقد كنت أفكر فيك حالاً الوفد الياباني الذي كان سيحضر الأسبوع القادم، غير موعده إلى الغد |
| Böylece Pablo'ya ulaşıp bu deliliğe bir son verebiliriz, Peña. | Open Subtitles | و هكذا سنصل إلى بابلو وسننهي هذا الجنون يا بينيا |
| Ve ardından Pablo daha önce hiç yapmadığı bir şeyi yaptı. | Open Subtitles | ثم قام بابلو بشيء لم يقم به في حياته من قبل |
| Bu iş, Bay De Greiff... Pablo Escobar'ın teslim olmasıyla bitmeyecek. | Open Subtitles | هذا الأمر يا سيد دي غريف لن ينتهي باستسلام بابلو إسكوبار |
| Kolombiya halkı, size yeni başkanınız Pablo Escobar'ı takdim ediyoruz. | Open Subtitles | يا أهل كولومبيا نقدم لكم رئيسنا الجديد ، بابلو إسكوبار |
| Pablo Neruda ilk şiir koleksiyonunu 19 yaşında yayımladı. | TED | نشر بابلو نيرودا أول مجموعة له من القصائد في سن التاسعة عشر. |
| Bizim boğazımızı kesiyorsun, Pablo Murphy, onunkini değil. | Open Subtitles | انما تقطع اعناقنا نحن يا بابلو اني معجبة بأعصابك دون خطتك |
| Profesör, sen kıyıya daha sonra Pablo Murphy ve silahlarla çıkacaksın. | Open Subtitles | فلتتأخر يابرفيسور قليلا وتذهب لاحقا مع بابلو والبنادق |
| San Pablo'lu adamlar kasabamızdan kovulacaklar. | Open Subtitles | وأولئك الرجالِ مِنْ سان بابلو سوف يتم نشرهم خارج البلدة. |
| Vay, Johnny Gannon, San Pablo'ya geri döndü ha. | Open Subtitles | إذا لم يكن جوني غانون، إرجعْ إلى سان بابلو. |
| Pablo! Kızlar şehirde hapishaneye atıldılar, hemen saldırmak gerekir. | Open Subtitles | بابلو , لقد اخذوا كسجناء يجب علينا ان نهاجم |
| San Pablo'da yaptığımız her şeyin amacı bu. | Open Subtitles | هذا هو الغرض من كل ما نفعله في سان بابلو |
| San Pablo'da harika iş başarırlardı, ha? | Open Subtitles | إنهم يبلون بلاءاً حسناً في سان بابلو.هه؟ |
| San Pablo artık burada kuşatma altında ve önümüz kış. | Open Subtitles | إن الـ سان بابلو الآن في حالة حصار هنا.و سوف تظل كذلك طوال الشتاء |
| San Pablo'nun sonu hakkında yazılacaklar bayağı farklı olacak. | Open Subtitles | ما سوف يتم نشره في الصحف بخصوص نهاية سان بابلو هو مختلف نوعاً |
| Çin'in derinliklerine vahşi bir saldırıda bulunacağız, ve eğer San Pablo ölürse, temiz ölecek. | Open Subtitles | إننا سوف نقوم بطعنة عنيفة أخيرة عميقة في داخل الصين و لو أن سان بابلو ماتت فسوف تموت بشرف |
| Manu aslında Bablu bunu hissedebiliyorum polisten kaçmak için otelimde işe başladı | Open Subtitles | أشعر أن مانو و بابلو شخصاً واحداً لقد خدعنا كي يظفر بوظيفة الفندق ويهرب من الشرطة. |
| Bu posta sadece Bay PabIo Neruda'ya gidecek. PabIo Neru- | Open Subtitles | كل البريد مُرسل إلى السيد (بابلو نيرودا) |
| - Poplu, Ricky benim en iyi arkadaşım! | Open Subtitles | بابلو), أن (ريكي) صديقي المفضل) |
| Günde bir kere bile bana Paplu diye seslense beni bir ömür boyu enerjiyle dolduruyor. | Open Subtitles | إن دعتني بـ(بابلو) لمرة واحدة في اليوم فيبعث هذا بنفسي السعادة لفترة طويلة |
| Pueblo'da işleri nasıl yürütüyorsunuz bilmiyorum ama evraklarınız olmadan buraya kimseyi sokamazsınız. | Open Subtitles | لا أعرف كيف تدار الأمور فى بابلو ولكنكم لن تدخلون هناك بدون الأوراق المناسبه |