| Peki sana buraya taşınmayı düşündüğü mü söylesem? | Open Subtitles | وماذا إن أخبرتك بأني أفكر بالانتقال إلى هنا؟ |
| Evet , buraya taşınmayı düşündüğünü söylemişti, fakat bunun olacğını sanmam. | Open Subtitles | نعم، ولكنّها قالت أنّها تفكر بالانتقال إلى هنا ولا أعتقد أن هذا سيحصل |
| Atlanta'ya ninemin yanına taşınmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | أفكر بالانتقال إلى الجنوب إلى أطلانطا مع جدتي |
| Onu buraya taşınmaya ikna etmeye çalışıyorum. O yüzden lütfen diğerlerine nazik ol! | Open Subtitles | أحاول أن أقنعه بالانتقال إلى هنا، لذا من فضلكم كونوا لطيفين مع الغرباء! |
| Onu hep Montreal'e taşınmaya ikna etmeye çalışırdım. | Open Subtitles | لطالما حاولت إقناعها بالانتقال إلى "مونتريال |
| Yeni Zelanda'ya taşınmak istemiyoruz. | Open Subtitles | ترين, أنت حقاً لاترغبين بالانتقال إلى نيوزلاندا |
| Bu şekilde dönerek gitmeyen başka bir yere taşınmayı hiç düşündün mü? | Open Subtitles | هل فكرت بالانتقال إلى مكان لا يمكنه التدحرج بعيدا؟ |
| Eğer bilmek istiyorsan, buraya taşınmayı düşünüyorum. | Open Subtitles | إذا كنت مصراً أفكر بالانتقال إلى هنا |
| Buraya taşınmayı gerçekten düşünüyor musun? | Open Subtitles | هل تفكر حقاً بالانتقال إلى هنا؟ |
| New York'a taşınmayı düşündün mü hiç? | Open Subtitles | هل فكرت يوماً بالانتقال إلى نيويورك ؟ |
| Avrupa'ya taşınmayı düşünüyor. | Open Subtitles | إنه يفكر بالانتقال إلى أوروبا |
| Homer, bizi oraya taşınmaya razı etmeye çalışıyorsun. | Open Subtitles | (هومر)، أنت تحاول اقناعنا بالانتقال إلى ذلك المكان. |
| Geçen sene Norfolk'a taşınmaya ikna etmiştim. | Open Subtitles | في الواقع، تمكنت من اقناعها بالانتقال إلى (نورفولك) العام الماضي |
| Neden Seattle'a taşınmak istiyorsun? | Open Subtitles | لمَ إذن أنتِ مهتمة بالانتقال إلى "سياتل"؟ |
| Çocuklarım buraya taşınmak bile istemiyordu. | Open Subtitles | أولادي لم يرغبوا بالانتقال إلى هنا |