| Kartları nasıl sayacağımı da biliyorum Tabii ki. Devam edelim, olur mu? | Open Subtitles | بالتأكيد أنا أكثر من فاهم بكيفيّة عد الأوراق. لنواصل الطريق ، إتفقنا؟ |
| Tabii ki şaka yapıyorum. Evsizler kaybolmaz, onlar zaten kayıptır. | Open Subtitles | بالتأكيد أنا أمزح, المشردين لا يضيعوا المشردين ضائعين بالفعل |
| Hayır! Hayır, hayır, yani, heyecanlandım. Tabii ki heyecanlandım. | Open Subtitles | كلاّ ، كلاّ ، أعني أنـّي كذلك بالتأكيد أنا كذلك. |
| Tabii ki anlıyorum. Tamamen katılıyorum. | Open Subtitles | بالتأكيد أنا أفهم ذلك و لا يمكن أن أتفق معك أكثر |
| - Elbette efendim. | Open Subtitles | . بالتأكيد , أنا أفعل ذلك ، سيدى |
| Tabii ki geliyorum. Evet, 4 Temmuz'da izinliyim. Yani üç gün oradayım. | Open Subtitles | بالتأكيد أنا سوف أتي , سوف أخذ إجازة لذلك سوف أتي لمدة ثلاثة أيام |
| - Tabii ki eminim. - En iyi nasihati veriyorsun. | Open Subtitles | ـ بالتأكيد أنا واثق ـ إنك أعطيتني نصيحة جيدة |
| Tabii ki gurur duyacağım yoksa neden yapayım? | Open Subtitles | بالتأكيد أنا كذلك, لم سافعل هذا إن لم أكن فخور بالأمر؟ |
| Tabii ki koruyorum. Günde beş kez falan sistemimi yedeklerim. | Open Subtitles | بالتأكيد أنا حذر أقوم بأخذ نسخاً احتياطية لكامل نظامي خمس مرات باليوم |
| Tabii ki endişeliyim ama aynı zamanda heyecanlıyım. | Open Subtitles | أجل، بالتأكيد أنا متوترة لكنني أيضاً متحمسة للغاية |
| Tabii ki ilk söylediğim şeyi ikinciden daha çok önemsiyorum. | Open Subtitles | بالتأكيد أنا أهتم بالشئ الأول أكثر من الثانى |
| Tabii ki ben kimdi kendinizi kapatmanız gerekti? | Open Subtitles | بالتأكيد أنا السبب أنا من جعلك منغلقة على نفسك |
| Tabii ki ilgileniyorum. Yoksa neden buraya geleyim? | Open Subtitles | بالتأكيد أنا مهتم، لماذا إذن جئت إليك؟ |
| - Evet, Tabii ki suçlu hissediyorum. Ama senin de Whitey'e bir şey söylemene gerek yoktu, dostum. | Open Subtitles | نعم بالتأكيد أنا أشعر أني مذنب |
| Tabii ki de uyuşturucu kullanmıyorum dostum. | Open Subtitles | بالتأكيد أنا لا أتعاطى المخدرات, يارجل |
| Tabii ki isterim. | Open Subtitles | بالتأكيد أنا أريد الصعود الى قمة أيفرست |
| Seninle alakalı bir şey değil. Tabii ki benimle alakalı. | Open Subtitles | ليس أنت السبب بالتأكيد أنا السبب |
| Tabii ki öyleyim. Nasıl kaçtın? | Open Subtitles | ، بالتأكيد أنا كذلك كيف هربت ؟ |
| - Hemen anlamıştım. - Hayır, anlamadın. - Elbette anladım. | Open Subtitles | لقد عَرفت مباشرة - لا، أنت لَم تفعلي - بالتأكيد أنا علمت - أريني - لماذايجب علي فعل ذلك؟ |
| - Elbette endişeleniyorum. | Open Subtitles | بالتأكيد أنا قلقه |
| - Elbette, ederim. Hayır, Biff! | Open Subtitles | - بالتأكيد أنا أستطيع كلا يا بيف |