| Çok kolay. Yalnızca topları birden dokuza kadar sırayla sokman gerekiyor. | Open Subtitles | انها سهله عليكي ان تحرزي الكور بالترتيب من الواحد الي التسعه |
| Şimdi, wiffleball'u anlatmaya başlamadan önce sırayla ekipman kontrolü yapalım. | Open Subtitles | قبل ان نبدأ باستكشاف الكرة اعتقد علينا تفقد المعدات بالترتيب |
| Şok yavaş yavaş geçecek ama bu olayların doğru sırayla gerçekleştiğini bilerek avunabilirsin. | Open Subtitles | ستزول الصدمة، لكن يمكنك الشعور بالراحة لمعرفة أن هذه الأحداث تحدث بالترتيب الصحيح، |
| Olasılıklar nano boyutlarda olacaktır ancak zaman içinde, limitsiz olarak sonsuzluk boyunca her hangi bir gün doğru tuşlara sırasıyla basacaktır. | Open Subtitles | احتمال أنه سيصيب كل الأحرف الصحيحة بالترتيب الصحيح في أي يوم هو مستحيل و لكن في حال استمر للأبد بدون حدود |
| Fakat bir tanesi şans eseri iki sayıyı doğru sıraya koyabilir. | TED | ولكن واحدة منها، وبالمصادفة، قد ترتب رقمين بالترتيب الصحيح. |
| Beş yaşımdan beri her karakterin her çizgisini doğru sırada çizmeyi öğrendim. | TED | ومنذ كنت في سن الخامسة، بدأت أتعلم كيف أرسم كل خط من كل حرف بالترتيب الصحيح. |
| Evet, ahmak bir saldırgan bütün olasılıkları sırayla dener. | TED | لذا سيجرب المهاجم الغبي كل كلمات المرور بالترتيب |
| Ekibi her işin herhangi bir sürprizden bağımsız olarak, doğru sırayla ve doğru zamanda gerçekleşmesini sağlamak için her göreve benzersiz bir öncelik verdi. | TED | قام فريقها بتصنيف كل مهمة حسب أولويتها ليضمنوا أن كل مهمة يتم تنفيذها بالترتيب الصحيح ومن لحظتها، بغض النظر عن أيّة مفاجئات قد تحدث. |
| Vuracaksın sonra da ağzına alacaksın. Doğru sırayla olmazsa hiç eğlenceli olmuyor. | Open Subtitles | أضربيني ثم سنقوم بالجنس الفموي أريد الأمر أن يكون بالترتيب الصحيح |
| Hız trenindeki oturuş sıramızı biliyoruz ama birlikte oturanlarda hangi sırayla olacağını bilmiyoruz. | Open Subtitles | -نحن نعرف من كان يجلس بالترتيب و لكننا لا نعرف من سيكون التالي |
| Bu yüzden bu yıl Amerika'nın 42 başkanını öğreneceğiz sırayla. | Open Subtitles | لهذا هذه السنة سوف نتعلم عن ال 42 رئيسا للولايات المتحدة بالترتيب |
| Sana söylemeye çalıştım, eğer sırayla yaparsak en azından nasıl gittiğimizi görüyor oluruz. | Open Subtitles | لا أنفكّ أقول لكَ إننا إذا نفّذناها بالترتيب نعرف كيف نفعل ذلك |
| Her zaman aynı sırayla değildi ama hep aynı sayılardı. | Open Subtitles | لا تظهر بالترتيب نفسه دائماً لكنها الأرقام ذاتها |
| Alfabetik sırayla. | Open Subtitles | بالضبط ـ ـ و بالترتيب الأبجدي ـ ـ الأبجدي |
| Ekranda gösterilen sayıyı sırasıyla 2, 10 ve 14 yapmalısın. | TED | يجب عليك القيام بإدخال الأرقام 2، و 10، و 14، بالترتيب. |
| Sanırım bankaya mektup yazıp, her şeyi sırasıyla anlatsan iyi olur. | Open Subtitles | أعتقد بأن عليك أن تكتب للمصارف وتخبرهم بكل شىء بالترتيب. |
| sırasıyla; "Kisanpoge", "Shoshinge" ve "Onenbutsu". | Open Subtitles | كيسانبوج ثم شوشينج ثم اونينبوتسو بالترتيب |
| Hadi belirli bir sıraya göre toplayalım. | Open Subtitles | يا، يا. دعنا وَضعنَا هم بعيداً بالترتيب. |
| Kullandığın kitapları tekrar alfabetik sıraya koy. | Open Subtitles | أعـد الكُـتب التي أستعملتها وضعها وفـقاً بالترتيب الأبـجدي |
| Doğru sırada verilirlerse zehri etkisizleştirirler. | Open Subtitles | إن أخذت بالترتيب الصحيح، ستزيل مفعول السمّ. |
| Bence jüri numara sırasına göre oturalım. | Open Subtitles | أظن أننا سنجلس بالترتيب حسب أرقام المحلفين. |
| Şimdi olmaz. Biliyorsun, alfabetik sıralama yaparken öpülmekten hoşlanmam. | Open Subtitles | ليس الآن، تعلم أني لا أحب التقبيل بينما أقوم بالترتيب |
| Sergimiz, kronolojik sıra ile şurada gördüğünüz Paleolitik çağlar ile başlar. | Open Subtitles | معارضنا معروضة بالترتيب الزمني بدءاً من العصر الحجري القديم من هناك |