| Demek o gece evliliğinizin 10. yıldönümünü kutluyordunuz? | Open Subtitles | إذن في تلك الليلة، احتفلتما بالذكرى العاشرة لزواجكما |
| Ama son bir kez sosyalist anavatanımızın yıldönümünü kutlayacaktık. | Open Subtitles | لكننا كنا ثانية على وشك الاحتفال بالذكرى السنوية لوطننا الإجتماعي |
| Kardeşinin suratına bir yumruk at. Başladı. Taraflar 200'üncü yıl dönümü kavgasındaki gibi ayrılsın. | Open Subtitles | أريدك أن تلكم أختك في وجهها أطلق على نفس الجوانب بالذكرى المئوية الثانية للشجار |
| Bir yıldönümü yemeği yaparsak hoşunuza gider diye düşündük. | Open Subtitles | نحن فقط فكرنا بأنك ستتمتع بالذكرى بالفطور المتأخر |
| Baba, Jake'in yemeği için, evlilik yıldönümünde bize getirdiği Çin malı yemek takımını hazırla | Open Subtitles | با, عليك التأكد من ان جيك يأكل في الصحن الصيني طاقمه وباس الذي اهداه لنا بالذكرى السنوية |
| Bu sene Almanya, Doğu Almanya'daki barışçıl devrimin 25. yıl dönümünü kutluyor. | TED | في هذا العام، تحتفل ألمانيا بالذكرى الـ25 للثورة السلمية في ألمانيا الشرقية. |
| Ulusumuzun yüzüncü yılını size gerçek bir Amerikan kahramanını sunarak kutluyor. | Open Subtitles | في احتفالنا بالذكرى السنوية للنصر اقدم لكم البطل الامريكي الحقيقي |
| Ama son bir kez sosyalist anavatanımızın yıldönümünü kutlayacaktık. | Open Subtitles | لكننا كنا ثانية على وشك الاحتفال بالذكرى السنوية لوطننا الإجتماعي |
| Harvard bu sene 300. kuruluş yıldönümünü kutlamaktadır. | Open Subtitles | جامعة هارفرد تحتفل بالذكرى الـ 300 هذه السنة |
| Ölümünün üçyüzüncü yıldönümünü kutlamak üzeresin.. | Open Subtitles | أنت على وشك الأحتفال بالذكرى الـ300 لموتك |
| Burada Liderlik Forumunun 20. yıldönümünü onurlandırmak için bulunuyorum. | Open Subtitles | أنا هنا للاحتفاء بالذكرى العشرين لمنتدى القيادات |
| Amerikan icadı kare bulmacaydı. Ve bu yıl kare bulmacanın The New York World gazetesinde ilk defa yayınlanmasının 100. yıldönümünü kutluyoruz. | TED | الاختراع الامريكي هو الكلمات المتقاطعة، وهذه السنة نحن نحتفل بالذكرى ال 100 للكلمات المتقاطعة، نُشرت للمرة الأولى في صحيفة نيويورك العالمية |
| Ağustos'ta bizim için evlilik yıl dönümü partisi düzenlemek istedi. | Open Subtitles | وسأله لتنظيم الاحتفال بالذكرى السنوية لنا في أغسطس. |
| Yük gemileri kiralayan mülayim bir temsilci yıl dönümü kutlamak için buraya geliyor. | Open Subtitles | ، وكيل تأجير سُفن شحن دمث الأخلاق يتواجد هُنا للإحتفال بالذكرى السنوية لحفل زفافه |
| Bir yıl dönümü kutlamasıydı. | Open Subtitles | لقد كانت إحتفال بالذكرى السنوية. |
| Tabii, bana daha çok 100. yıldönümü dalaveresi gibi geliyor. | Open Subtitles | نعم، لكنّها أشبه بالذكرى المئويّة السخيفة. |
| Veronica yarın 400. yaratılış yıldönümü törenini kutlayacak. | Open Subtitles | فيرونيكا سوف تقوم بالاحتفال بالذكرى السنوية للنشوء منذ 400 عام |
| Ne kadar para kazandık? Oh, hayır, para kazandığınız için değil, paradan daha iyi bir şey kazandınız. Mükemmel bir yıldönümü kutlaması. | Open Subtitles | أوه، لم تكسبوا أيّة نقود بل أفضل من ذلك الأحتفال بالذكرى الذهبية |
| Karımla 10. evlilik yıldönümümüz. Dışarı çıkalım dedik. | Open Subtitles | انا وزوجتي نحتفل بالذكرى العاشرة لزواجنا ظننت ان بامكاننا الخروج سويا |
| Gelecek ay evlilik yıl dönümümüzdü. | Open Subtitles | أناأعرفما الذيكان . كان في الشهر المقبل بالذكرى السنوية لنا. |
| Edgehill-Republic'in 25. yıl dönümünü kutlamak için buradayız. | Open Subtitles | نحن هنا لنحتفل بالذكرى الـ 25 لإيجهيل ريببليك |
| Cumhuriyetimizin sekizinci yıl dönümünü anmak için | Open Subtitles | للاحتفال بالذكرى الثامنة لجمهوريتنا |
| Baylar ve Bayanlar bugün, yüzüncü yıI kutlamalarında Dodge City'de tarih yazacağız. | Open Subtitles | أيها السادة والسيدات ... اليوم ، في احتفالنا بالذكرى المئوية |