| Wayne Girişimcilik'teki herkes, başkanımızın bir an önce aramıza katılması için, ...tüm dua ve Geçmiş olsun dileklerini kendisine iletti. | Open Subtitles | كل شخص في مشاريعِ وين يرسل صلاواته وتمنياته الطيبة لرئيسنا االمحبوب بالشفاء العاجلِ |
| Ama kimse bana kadının hafta sonu korkunç bir trafik kazası geçirdiğini ve imzaladığımın emeklilik kartı olmadığını söylemedi. Geçmiş olsun kartıymış. | Open Subtitles | و أن الذي كُنت أوقع عليه لم يكن بطاقة للتقاعد إنما بطاقة تمني بالشفاء |
| Şunu söylediğimde herkesin hislerine tercüman olduğuma eminim elini çabuk tutup, iyileşirsin de, ben de 5 kilo almak zorunda kalmam. | Open Subtitles | و انا متأكدة أنني أتحدث بأسم الجميع عندما أقول هذا: آمل أن تسارعوا بالشفاء حتى لا يكون عليَّ كسب 10 باوندات أخرى. |
| Belki işe geri dönmek için biraz bekler ve iyileşirsin. | Open Subtitles | ربما يجب عليك ان تأخذ بعض الوقت قبل ان تعود للعمل و السماح لنفسك بالشفاء -- |
| Danışmanla konuşup, iyileşmeye başlaman lazım. | Open Subtitles | لا ، يجب أن تتحدثي إلى المستشار وتبدأي بالشفاء يجب أن تُشفي |
| Geçmiş olsun kartıymış gibi davran, objektife bakabilirsin. | Open Subtitles | لذا على أيّة حال، اعتبرها مثل بطاقة تمنّي بالشفاء العاجل ركّز بالعدسة |
| Biliyorsun dolapta daha 6000 tane "Geçmiş Olsun" kartımız var. | Open Subtitles | أتعلم أن لدينا 60 ألف بطاقة "أدعو لك بالشفاء" في الخزانة؟ |
| Gerçek mutsuzluk, yağ aldırma yaptırdıktan sonra torunundan bir Geçmiş olsun kartı bile almamaktır. | Open Subtitles | البؤس الحقيقي هو أن تتعافى من عملية شفط الدهون ولا يرسل لك حفيدك برقية "بالشفاء العاجل" |
| Rodrigo'ya gelen bir sürü Geçmiş olsun ıvır zıvırı. | Open Subtitles | حزمة من تمنيات بالشفاء من أجل رودريغو |
| Geçmiş olsun, Bayan McGuire. | Open Subtitles | تمنياتى بالشفاء انسة ماجوير |
| Geçmiş olsun Sadık. | Open Subtitles | سلامات، دعائي لك بالشفاء |
| Ne kadar çok yersen o kadar çabuk iyileşirsin. Ne kadar çabuk iyileşirsen o kadar çabuk burda ayrılırsın Mike olmadan. | Open Subtitles | كلما أكلتي كلما أسرعتي بالشفاء وكلما اسرعتي بالشفاء كلما رحلتي من هنا بدون (مايك) |
| Eğer bu konunun üstünde durursak, ve bunu çözebilirsek, sonunda iyileşmeye başlarsın. | Open Subtitles | حسناً، أظنُ أننا لو عملنا على الأمر و إن عرفناه سيُمكنكِ أخيراً أن تبدأي بالشفاء |
| İyileşmeye başlamış. Yaklaşık 2 hafta önce olmuş. | Open Subtitles | كان قد بدأ يمتثل بالشفاء تقريباً منذ أسبوعين |