"بالغيره" - Translation from Arabic to Turkish

• kıskandım
• Kıskandın
• kıskanıyorum
• kıskançlık
• kıskanç
• kıskanma
• kıskanıyor
• kıskanıyorlar
• kıskanıyorsun

Ne bileyim işte, kıskandım.
,ولا أعرف .فهذا أصابني بالغيره

Kıskandın mı?
اتشعر بالغيره الآن؟

bunların dışında oldukça iyi geçindiler. ve siz de çok iyi geçiniyorsunuz öyle değil mi? evet... bazen biraz kıskanıyorum.
بالرغم من ذلك كانوا يحبوا بعض اشعر بالغيره احيانا

kıskançlık yapmadan önce, kız arkadaşının durumunu anlamaya çalışamaz mısın?
قبل ان تصاب بالغيره الا يجب ان تفهم موقف صديقتك

Peki, ben , kıskanç değilim ama ne oluyor ?
اذا,و انا لا اشعر بالغيره لكن ماذا يحدث هنا؟

Bu, Jeff'in salak bir sebepten dolayı kıskanma anlarından biri.
(هذه إحدى المرات التي يشعر فيها (جيف بالغيره من شيء غبي

Ailesi henüz taş devrinden çıkamadığı için kıskanıyor.
هو فقط يشعر بالغيره لأن عائلته لم تكتشف النار بعد ا"عباره عنصريه"ا

Sizinle çalışcağım için beni fena kıskanıyorlar.
يشعرون بالغيره مني لأني اعمل لديك.

Yoksa hala yıllıkta benim "En İyi Saç" seçilip senin de "En İnek" seçilmeni mi kıskanıyorsun?
ام انك ماتزال تشعر بالغيره لفقدانك افضل شعر لصالحى فى المدرسه و حصلت على دوركيست ؟

kıskandım. Pekalâ.
انا اشعر بالغيره

Evet, çok kıskandım.
أنا أشعر بالغيره

-Aman Tanrım. Tanrım. Çok kıskandım.
- اوه يالهي , يالهي اشعر بالغيره

Kıskandın, değil mi?
انت شعرت بالغيره , أليس كذلك؟

- Kıskandın mı?
- هل شعرت بالغيره ؟

-Ne yani,Kıskandın mı?
- هل تشعر بالغيره ؟

Bunu itiraf etmek utanç verici, ama bazen ilginç kıyafetlerini kıskanıyorum.
و لكن أحياناً كنت أشعر بالغيره من ملابسه المثيره للإهتمام

Biliyor musunuz, resmen Emily'nin aşk hayatını kıskanıyorum.
أتعلمن, رسميا أنا أشعر بالغيره من حياه أيميلي العاطفيه.

Galiba kıskanıyorum...
... أعتقد أنني أشعر بالغيره

Onun başka bir kızla konuşmasından kıskançlık krizine giriyor.
هى تشعر بالغيره عندما يتحدث الى فتاه اخرى

kıskançlık yapmadan önce kız arkadaşının durumunu anlamaya çalışamaz mısın?
وقبل ان تصاب بالغيره الا يجب ان تفهم فى الاول موقف صديقتك؟

Kendini kıskanç davranmak zorunda hissederdi.
كان ليكون مجبر على ان يدعى الشعور بالغيره

- Seni kıskanıyorum. - Hayır, kıskanma.
-أشعر بالغيره لا تقومي بذلك

senin yüzünden değil Alex. Thomás kıskanıyor olmalı.
ليس بسببك , اليكس توم يشعر بالغيره فقط

Ama oniler zenginliğimizi kıskanıyorlar, malımızı sürekli yağmalayıp bizi öldürürken bir yandan da hastalık bulaştırıyorlar.
(ومع هذا فان (الاوني يشعرون بالغيره من من اذدهارنا فانهم ينشرون الامراض والسلب والنهب وقتلنا مرارا وتكرارا

Önce Rufus ve sen birlikte oldunuz bu yüzden Dan ve ben birlikte olamadık, ve şimdi de seninle birlikte olduğunu bile hatırlamayıp bana aşık olan adamı kıskanıyorsun.
اولا كنتى مع روفيس بحيث لا يمكننى ان اكون مع دان ، والان انتى تشعرى بالغيره ان هناك رجل