| Işıkları zar zor zamanında söndürdüm ki siz şu örgü tel ekranına vuran ve sonra sadece parlayan ışık kütlelerini görebilesiniz. | TED | بالكاد استطعت ان التقط هذا الضوء سوف ترون هذه الومضات من الضوء التي ترتطم بالشاشة الحساسة ومن ثم تشع |
| Aptal bir tahta oyununda küçük siyah bir kızı zar zor yenersen... | Open Subtitles | اذا كنت بالكاد استطعت هزيمة الفتاة السوداء على لعبة اللوح, |
| Her gece buraya geleceğini sanmıyorum. Bir seferliğine bile zar zor getirebildik. | Open Subtitles | .لن يحضُر هنا كل ليلة .بالكاد استطعت إحضاره |
| Uçak parasını bile zar zor karşıladım. | Open Subtitles | بالكاد استطعت تحمل نفقة تذاكر الطيران انت تعرف |
| Jared ile ilgili haberleri aldıktan sonra yataktan bile zar zor çıktım. | Open Subtitles | بعد ان وصلتني الاخبار عن جاريد بالكاد استطعت النهوض من سريري |
| İlk seferinde o kadar çok içki içirdiler ki ayakta zar zor duruyordum. | Open Subtitles | اول مرة اعطوني الكثير لأشربه بالكاد استطعت ان اقف |
| Bu sabah zar zor ayağa olabilir . | Open Subtitles | هذا الصبح بالكاد استطعت الوقوف على قدمى |
| zar zor üsse döndüm. | Open Subtitles | بالكاد استطعت العودة للقاعدة. |
| Bir seferliğine bile zar zor getirebildik. | Open Subtitles | بالكاد استطعت إحضاره. |
| Onu, zar zor elime alabilmiştim. | Open Subtitles | إنني بالكاد استطعت أن أحملها |
| zar zor kurtuldum. | Open Subtitles | بالكاد استطعت الخروج |
| Kurtuldum ama zar zor. | Open Subtitles | ولكن بالكاد استطعت الهروب |
| Bugün zar zor evden çıktım zaten. | Open Subtitles | بالكاد استطعت الخروج اليوم -إن ... |