Orası onun için önemli bir yerdi, biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | نعم المكان كانّ مُهماً بالنسبةِ لهُ ، اتعلم ذلِكَ ؟ |
Yine tamirci olacak ama bu onun için iyi olmaz. | Open Subtitles | أن يعود إلى كونهِ ميكانيكياً، لكنهُ لن يكون صحيحاً بالنسبةِ لهُ |
Ayrıca adanın yaşayan tarihinin parçası olmak onun için önemliydi. | Open Subtitles | ...بالإضافة ، كونهُ جزءً من الماضي الحي للجزيرة لقد عنى هذا الكثير بالنسبةِ لهُ |
Her parça onun için kültürel olarak önemliydi. | Open Subtitles | كل قطعة كانت تراثاً مهماً بالنسبةِ لهُ |
onun için her sey sayilardan ibaret. | Open Subtitles | كل شئ يعدُ أرقاماً بالنسبةِ لهُ |
- Bu meseleyi tartışmak onun için çok zor. - Hayal edebiliyorum. | Open Subtitles | إنهُ موضوعٌ صعبٌ جداً بالنسبةِ لهُ ليُناقشه- يمكنني أن أتصور- |