"بالنسبه له" - Translation from Arabic to Turkish

• onun için
• Ona göre

Yani, senin öldüğünü düşünmek onun için cehennemde olmak gibiydi.
أنـا أعني ، أن إعتقاده بوفاتك كان كالجهيم بالنسبه له

Ya da belki onun için düşündüğüm kadar önemli değilimdir sadece.
أو ربما أنا لست مهمه بالنسبه له كما اعتقدت أني سأكون

onun için çok geç olmadan önce bu şey boyunca hareket etmeliyiz.
نحتاج أن نزيح هذا الشيء جانباً قبل أن يفوت الأوان بالنسبه له

Bu onun için iş değil. Kişisel bir şey.
أنه ليس عمل بالنسبه له لقد كان شيء شخصي جدا

Ortada bir fare olsaydı Ona göre biz dev gibi olurduk.
ان كان هناك فأر ، بالنسبه له سنكون انا وانتِ عمالقة

Ama onun için her şey açık ve basitti.
لكن بالنسبه له هناك كان كل شىء بسيط و واضح

O patrondur ve... her ilişkisi, onun için bir iş ilişkisidir.
انه الرئيس , وكل علاقه هى علاقه عمل بالنسبه له

Bu konuda konuşmak onun için gerçekten büyük sıkıntı.
انه ليس اسهل شي في العالم بالنسبه له للحديث عنه

Ona yardım etmeye çalıştık, ve onun için kolay işler bulduk.
حاولنا مساعدته , والحصول على عمل سهل بالنسبه له.

Bunun onun için bir tür alışkanlık olduğunu biliyorum ama umarım burası onu biraz yavaşlatır.
نعم، أعلم أن هذا سيكون تغييراً بالنسبه له لكن آمل أن يُريحه هذا المكان قليلاً

Böyle bir kararı bize şimdi söylüyorsa onun için bir anlamımız yok demektir.
اتخاذه لمثل هذا القرار لوحده يعني أننا غير مهمين بالنسبه له

Hiçbir şey bilmeyen çocukları tutuklamamız onun için daha iyi.
انه من الأفضل بالنسبه له اذا قمنا بالقبض على فتى لا يعرف أى شئ

Parayı aklaması onun için kolaydı.
لذا سهل بالنسبه له أن يقوم بغسيل الأموال.

Yani, onu kalbinden vurmak, onun için onun saplantı dünyasında kadını sonsuz bir lanete mahkum etmek demekti.
لذا بالنسبه له أن يطلق النار عليها في قلبها.. في هذا الكون الذي بأوهامه.. فسيكون كالذي يحكم عليه باللعنة الأبدية.

onun için bir kaç politik önerinin olabileceğini söyledim.
لقد إقترحت أنه ربما يكون لديك بعض الأفكار بالنسبه له.

onun için haftanın hangi günü olduğuna göre değişiyor.
اوه , بالنسبه له انه يعتمد .على اي يوم في الاسبوع

Annesi ona böyle seslenirmiş, onun için çok önemli bir şey.
إذاأمهتناديههكذا، وهو أمر بالغ الأهمية بالنسبه له.

Ne onun için ne de işi için fark etmiyor.
لا يشكل هذا فرقاً بالنسبه له ولا لوظيفته

Bu bebeğin bir gün daha içimde kalması onun için iyi bir şey.
و كل يوم أحمل هذا الطفل بداخلي هو يوم جيد بالنسبه له

Ona göre çocuklarını eğitmemek daha riskliydi.
بالنسبه له ، كانت هناك خطوره أكبر في أن يترك أطفاله بدون تعليم

Ona göre, her gün Troll'lerle yapılacak bir savaş anlamına gelmiş.
بالنسبه له, كان كل يوم فى معركة مع الأقزام.