| Ama bizi istasyona götürebilirsin, daha taksi çağırmadım. | Open Subtitles | لكن يمكنك ان تقلّنا للمحطة لم اتصل بتاكسي بعد |
| taksi tutmama izin verin, yarın bir çalışanımla size beş yüz dolar göndereyim. | Open Subtitles | دعني أتصل بتاكسي وسأرسل لكَ موظّفا ويأتيك بخمسمئة دولار غداً صباحاً |
| Bir taksi çağırıp, uçağa atlayıp, eve gitmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تتصل بتاكسي وتركب الطائرة وتعود لديارك. |
| Bu yüzden onu hiç eve bırakamadım, hep taksi çağırmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | ولذلك لم أتمكن حتى بإيصالها للمنزل, دائما كنت أرسلها بتاكسي. |
| Evin her yerinde sevişiyoruz.Sonra sabah, Park Caddesi fahişesi gibi taksiye binip eve gidiyorum. | Open Subtitles | نمارس الجنس بالشقة كلها ثم أعود للمنزل بتاكسي كأنني عاهرة |
| Ah, karım eve Taksiyle gittiğimde bayılıyor çünkü kendimden geçmiş oluyorum. | Open Subtitles | زوجتي ستحب هذا عندما أضطر للعودة بتاكسي لأني ثمل جداً |
| Sana taksi çağıracağım. Evine gidip çocuklarını gör. | Open Subtitles | سوف أتّصل بتاكسي ليقلّكِ إذهبي إلى المنزل و كوني مع أطفالك |
| Kalmak istemedi. taksi çağırdı,gitti. | Open Subtitles | انها لم ترغب ف البقاء اتصلت بتاكسي .. |
| Kalmak istemedi. taksi çağırdım. | Open Subtitles | انها لم ترغب ف البقاء اتصلت بتاكسي .. |
| - Arabaya ihtiyacım yok, taksi de çağırabilirsiniz. | Open Subtitles | -لا أحتاج لسيّارة. يمكنك أن تتّصل بتاكسي. |
| Her neyse, asansörle lobiye indik ve kendine Smith diyen adam dışarı çıktı ve taksi çağırdı. | Open Subtitles | -نزلنا حتي وصلنا إلي الردهة و الرجل الذي يدعي نفسه "سميث" -غادر و ذهب بتاكسي |
| Sonra da bir taksi tutup o güzel evlerinize gidin! | Open Subtitles | اذهبو بتاكسي لمنازلكم الجميله اليوم |
| taksi çağırayım. | Open Subtitles | سأتصل بتاكسي لك |
| taksi çağırmamı ister misin? | Open Subtitles | هل تريديني أن اتصل بتاكسي لك؟ |
| Sana bir taksi çağırayım. | Open Subtitles | لقد اتصلت بتاكسي من اجلك |
| Bana taksi çağır. | Open Subtitles | اتصل بتاكسي من أجلي |
| Bir taksi çağırayım. | Open Subtitles | سأتصل بتاكسي لك. |
| Evet, taksi çağırdım. | Open Subtitles | أجل, إتصلت بتاكسي, |
| - Sana taksi çağıralım. - Defol git. | Open Subtitles | سنتصل لك بتاكسي أغرب عن وجهى |
| Eve gitmek istememiştim ve sen beni zorla taksiye bindirmiştin. | Open Subtitles | لم أكن أريد الذهاب للبيت وحينها وضعتني أنت بتاكسي |
| Yarım saat kadar önce, sarı bir Taksiyle gitti. | Open Subtitles | غادرت بتاكسي منذ نصف ساعة مضت |