"بتذاكر" - Translation from Arabic to Turkish

    • bilet
        
    • biletleri
        
    • bileti
        
    • biletlerini
        
    • biletlerle
        
    • biletlerimizi
        
    Birinci sınıf bilet aldım. Bir yolcu gemisi, harika! Open Subtitles ـ ما رأيك بتذاكر في الدرجة الأولى على متن باخرة ؟
    Bana kız arkadaşının ödül törenine bilet sözü verdi. Open Subtitles لقد وعدتنى بتذاكر لحفل توزيع جوائز صديقته
    İçlerinde hastanenin otopark biletleri bile vardı. TED حتى إنهم احتفظوا بتذاكر موقف السيارات هناك
    Stewie'yle uçak biletlerimizi verip yerine tren biletleri aldık. Open Subtitles انا وستيوى ابدلنا تذاكر الطياره بتذاكر للقطار.
    Hayır, hayır, hayır. Evimize, Springfield'a uçak bileti istiyoruz. Open Subtitles لا ، لا ، لا نرغب بتذاكر طائرة للعودة لسبرنجفيلد
    Metro biletlerini oniki yaşındayken aldığı bir cüzdanda tutar. Open Subtitles دائما ما يحتفظ بتذاكر المترو منذ كان عمره 12 سنة
    Ve şimdi burada bir otobüste oturuyorum saatimi vererek aldığım biletlerle eve geri dönüyorum, yani bir... Open Subtitles و ها انا أجلس في هذه الحافلة بتذاكر اشتريتها مقابل ساعتي متجها للمنزل كي
    Ben sadece kadınlara söylüyorum, hatırlıyor musun,sana "Ayılar" maçı için bilet sözü, vermiştim? Open Subtitles عندما يتعلق الأمر بالنساء فأن كلمة الرجل لا تكفي هل تذكر عندما وعدتك بتذاكر للمباراة؟
    50 metre çizgisinden sana bilet ayarlayacak çevre mi? Open Subtitles ذلك الذي سيأتيك بتذاكر مباراة خط 50 ياردة؟
    "En yaratıcı Speedo mayoyu giyen kişi İskoç Lokumu'na bilet kazanacak." Open Subtitles أفضل لباس داخلي للرجال يفوز بتذاكر " ملذات كلتي "
    Tanrının cezası Grateful Dead konserine birkaç bilet kazandım! Open Subtitles ولقد فزت بتذاكر "حفلة الأموات ! الممتنة" لعنة الله عليها
    Balo biletleri, takım elbise ve bir çubuk dondurmayı karşılayacak kadar. Open Subtitles . . استطيع التكفل بتذاكر الحفل وبدله زرقاء من الحرير الصناعي ,ومغرفه من الآيس كريم
    Ben araklama yaptım, sen çalıntı biletleri rüşvet verdin. Open Subtitles أنا غششت وأنت رشوت بتذاكر مسروقة
    Hala, Aerosmith biletleri için Houston'a gidiyor musun? Open Subtitles هل ما زلت ستذهب لـ "هيوستن" وتأتي بتذاكر حفل (ايروسميث)؟
    Ben burada bize Arena Futbol bileti kazanmaya çalışıyorum. Open Subtitles انا هنا احاول ان نفور بتذاكر كرة القدم في ملعب ارينا
    - Olur da biri bana Rush bileti almak isterse diye söylüyorum. Open Subtitles أهنئك - أنا أقول فقط - لو أن أحداً يريد أن يهديني " بتذاكر " راش
    Bana konser bileti ayarlasana. Open Subtitles أنت مدين لي بتذاكر الحفل.
    Ted ve ben grubu bir araya toplamaya çalışıyoruz. Birileri o su parkı biletlerini kazanmalı. Open Subtitles ،لابد لأحد من أن يفوز بتذاكر المنتزه المائي لذا لم لا نكون نحن؟
    Çoğu kişi sinema biletlerini saklamaz. Open Subtitles الكثير من الناس لا يحتفظون بتذاكر السينما
    Babam Hawks maçına aldığı biletlerle süpriz yapmıştı. Open Subtitles و قد فاجأنى أبى بتذاكر لفريق (هاوكس).. بالصف الأمامى فى الملعب
    Millet, Dört Omega Rho üyesi Colin'nin verdiği biletlerle Toronto'ya gittiklerini itiraf ettiler. Open Subtitles يا رفاق, 4 متعهدون من أخويّة (أوميغا رو) اعترفوا بأنهم... سافروا إلى "تورنتو" بتذاكر سفر أعطاهم إياها (كولين)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more