| Şu anda sadece bahçemde çalışmak isterdim. | Open Subtitles | و العمل الوحيد الذي أود القيام به هذه اللحظة هو الإهتمام بحديقتي |
| bahçemde çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أعتني بحديقتي |
| Sadece bahçemde çalışıyorum. | Open Subtitles | إنني فقط أعتني بحديقتي |
| Büyükbabam...ön bahçemde çıplak olabileyim diye...savaştı. | Open Subtitles | أجدادي (بيب), قاتلوا (من أجل حقيّ الـ(بيب كي أكون (بيب) عارياً (بحديقتي الـ(بيب |
| Çimlerimin yalnızca bir bölgesi yeşil. | Open Subtitles | إنه الجزء الوحيد الأخضر بحديقتي |
| Bana bahçemde yardımcı oldu. | Open Subtitles | ساعدتني بالعناية بحديقتي. |
| Bana bahçemde yardımcı oldu. | Open Subtitles | ساعدتني بالعناية بحديقتي. |
| Bu Melvin. Yeni bahçemde bana yardım ediyor. | Open Subtitles | هذا (ملفن) وهو يساعدني بحديقتي الجديدة |
| Çimlerimin feda edilmesine neredeyse değdi. | Open Subtitles | يستحق التضحية بحديقتي |