"بدّ وأنّك" - Translation from Arabic to Turkish

• olmalısın
• olmalısınız

Kendini gerçekten koyuvermiş olmalısın çünkü seni daha önce...
حسن، لا بدّ وأنّك بدأتَ بالنسيان لأنّني لم أسمعك تلقي نكتة من قبل

Benimle dalga geçiyor olmalısın! Meşru bir kanıtı görmezden gelemezsin!
لا بدّ وأنّك تمازحني، لا يمكنك تجاهل دليل قانونيّ

Duke Crocker. Kıçını sevgili sandalyemden kaldırmanı söylediğim kısmı duymamış olmalısın.
الآن، لا بدّ وأنّك فوّت الجزء الذي أخبرتك به أن تقوم عن الكرسي

İçerden yardım almış olmalısınız.
لا بدّ وأنّك قد تلقيّت مُساعدة من الدّاخِل.

Sorgulamalarda çok uysal olmalısınız.
لا بدّ وأنّك تتكيف تماماً في الاستجواب

Siz Bayan Tolchuck olmalısınız. O gayet iyi.
لا بدّ وأنّك السيّدة (تولتشاك) إنّه بخير

Benim aşağılık biri olduğumu düşünüyor olmalısın.
لا بدّ وأنّك تحسبني فاشلة يائسة

Dışarıda donmuş olmalısın.
لا بدّ وأنّك كنتِ تتجمّدين بالخارج

"Senin annen çok zayıf ve güzel, sen evlâtlık olmalısın."
"أمّك نحيلة جداً وجميلة، لا بدّ وأنّك متبنّىً"

O anı milyonlarca kez yaşamış olmalısın.
لا بدّ وأنّك عِشت تلك اللحظة مليون مرة

"Ahbap, birilerini fena kızdırmış olmalısın."
وقال : "يا للهول، لا بدّ وأنّك "أغضبت أحدهم للغاية

Selam. Sen Darwyn olmalısın. Ben Bobby'nin eşi, Nadia.
مرحباً، لا بدّ وأنّك (دارون) أنا زوجة (بوبي)، (نادية)

Benimle kafa buluyor olmalısın.
لا بدّ وأنّك تمازحني

Çok memnun olmuş olmalısın.
لا بدّ وأنّك مسرور بنفسك

O zaman sen Chin'in öğrencisi olmalısın.
إذاً، لا بدّ وأنّك أحد توابع (تشن). تشن) = (الاسم المستعار لـِ تشان واه شان)*)

Siz Dr. Burke olmalısınız. -Juliet deyin.
آسفة لتأخّري، لا بدّ وأنّك الطبيبة (بيرك)

Çok mutlu olmalısınız. Erkek mi kız mı?
لا بدّ وأنّك سعيد للغاية...