| O gün, o ve Xuan-xuan, arkadaşlarıyla beraber bir karaoke kulübüne gitmeyi planlamışlardı. | Open Subtitles | بذلك اليوم خططت هي و شوان شوان للذهاب إلى ملهى كاريوكي مع الأصدقاء |
| O gün mutluluğu buldular bir araya geldiler ve bugün hâlâ birlikteler. | Open Subtitles | لقد وجدوا السعادة بذلك اليوم الذي تقابلا فيه وكانوا معاً ولايزالون معاً |
| Sizin haberiniz yoktu ama O gün de kamyonette ceset vardı. | Open Subtitles | أنت لم تعرف، لكن لقد كان لديّ جثة بالسيارة بذلك اليوم |
| Geçen gün bana, o arsayı alıp almayacağımı sordu. | Open Subtitles | أتاني بذلك اليوم ليطلب مني إن كنت سأبيع قطعة الأرض تلك |
| O gün yağmur yağmaya başladı. Üç gün dışarı çıkamadık. | Open Subtitles | بدأ المطر بالهطول بذلك اليوم بالذات لم نتمكن من الخروج لمدة ثلاثة أيام |
| O gün büyük babayı aramaya Nagasike'ye geldi. | Open Subtitles | ذلك لأن جدتي أتت إلى ناجازاكي بذلك اليوم بحثا عن جدي |
| Bu da O gün ölen çocuklar... için yapılmış olan anıt. | Open Subtitles | وهذا هو... النصب التذكاري الذي شيّد للأطفال الذين ماتوا بذلك اليوم |
| Ama O gün toptancı büyük bir sevkıyat alacak, İsrail'den yontulmuş taşlar gelecek. | Open Subtitles | ولكن بذلك اليوم ، هناك شحنة الماس مقطع من إسرائيل |
| O gün toptancı büyük bir sevkiyat alacak: İsrail'den yontulmuş taşlar gelecek. | Open Subtitles | ولكن بذلك اليوم ، هناك شحنة الماس مقطع من إسرائيل |
| Sevişmek, O gün üzücüydü. | Open Subtitles | ممارسة الحب كانت تبعث على الحزن بذلك اليوم |
| O gün, daha sonra ilişkiler hakkında düşünmem gerekti - sizi yeni ve egzotik bir şeye açanlar, | Open Subtitles | لاحقاً بذلك اليوم, بدأت بالتفكير بالعلاقات. هناك تلك العلاقات التي تقدمك لشيء جديد و غريب. |
| Daha önce, partiden bahsetmeye başlarken bana O gün her şeyin daha bir netleştiğini söyledin. | Open Subtitles | قلت مسبقاً عندما شرعت بإخباري عن الحفلة بأن كل شيء اتضح بذلك اليوم |
| Bak, olup bitenler hakkında bir şeyden haberim yok ama O gün ne olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | ولم أعرف أي شيءٍ حول أي شيء ولكني أعلم ما حدث بذلك اليوم |
| Her gün sana bir kâğıt vereceğim. Bu kâğıt, O gün sana ne olduğunu anlatacak. | Open Subtitles | كل يوم سأسلمك ورقة ، سيخبرك بما حدث لك بذلك اليوم. |
| O gün kimin okula gelmediğini bulmak istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعلم من كان مُتغيباً بذلك اليوم. |
| Bence O gün kulübede sona ermişti. | Open Subtitles | أعتقد أنها انتهت كلياً بذلك اليوم في الكابينة |
| Anladım ki,O gün başka bir karar verebilirmişim. | Open Subtitles | أدرك أنني كان من الممكن أن أقوم باختيار مختلف بذلك اليوم |
| Bense Geçen gün senin hayatını düşünüyordum. | Open Subtitles | و أيضاً أنا كنت أفكر بذلك اليوم بحياتك أنت |
| Selâmün aleyküm. Geçen gün yine belediyeden geldiler. | Open Subtitles | لقد أتت السلطات مرة أخرى يا صديقي التقي بذلك اليوم |
| Ne zaman aramız bozulsa, o günü ve o kızı düşünürüm. | Open Subtitles | وكلما حصلت صعوبات في الحياة لنا,افكر بذلك اليوم... افكر بتلك الفتاه |
| Perşembeydi, çok karlıydı. 18 cm. o günkü kar. | Open Subtitles | كان يوم الخميس،كان الجو مليئاً بالثلج سُمك قطعة الثلج كان 7.2 بوصة بذلك اليوم |