| Pardon ama bir bayanın yanında pis bir dil kullanıImasına izin veremem. | Open Subtitles | ,آسف لكنني لن أدع أحداً يتفوه بكلام بذيء في حضور سيّدة |
| Çünkü senin Frank ile pis işler yaptığına eminim artık. | Open Subtitles | "لأنني مقتنع بإنك قمتي بأمر بذيء مع "فرانك |
| Ve sonra pislik alırım ve kirli dans olur. | Open Subtitles | ومن ثم سألتقط بعض الوحل وأقول، "رقص بذيء". |
| Hızlı araç kullanmak, ...hareket eden aracın içinde edepsiz teşhircilik. | Open Subtitles | تهوّر في السرعة عرض بذيء داخل عربة متحرّكة |
| Asistanla aşk yaşamak ama uygunsuz olan hiçbir şey yapmadık. | Open Subtitles | العلاقة المُحرمة مع المساعدة لكننا لم نقم بشيء بذيء أبداً |
| Kaldırımda müstehcen davranışlar sergilendiğine dair bir ihbar aldık. | Open Subtitles | تلقينا اتصالا عن تصرف بذيء على الممشى |
| Seks... edepsizce konuşmak ya da... yeni bir pozisyon değildir. | Open Subtitles | ...الجنس ليس عن ...التحدث بشكل بذيء أو وضعيات جديدة سخيفة |
| İstediğin kadar dilin dolansın patron... yine aynı sefil ve kaba adamsın. | Open Subtitles | تكلم بشكل بذيء سيدي قدر ما شئت فأنت تعيس ولئيم |
| Bu çok ayıptı. | Open Subtitles | ذلك بذيء للغاية |
| Ne pis bir iş. | Open Subtitles | يا له من شخص بذيء |
| Ne pis bir ağzı vardı. | Open Subtitles | هذا الصبي كان لديه فم بذيء |
| pis bir ad. | Open Subtitles | . إنه بذيء |
| Neden her şeyi böyle kirli hale getirmek zorundasın? | Open Subtitles | لماذا تجعل كلّ شيء بذيء جداً؟ |
| Hı-hı. Balım, bu kirli bir iş. | Open Subtitles | عزيزى إنه عمل بذيء |
| Çok edepsiz. Hiçkimse. Sadece bir şey göndermeliyim. | Open Subtitles | بذيء جداً, لا أحد يجب علي إرسال شيء فحسب.. |
| edepsiz olduğunu. | Open Subtitles | - أعتقده ما هذا ، بذيء بأنك أعتقد - ؟ |
| Söz veriyorum. Hazel'la uygunsuz hiçbir şey olmadı. | Open Subtitles | أقسم لك (لم يحدث أي شيء بذيء بيني وبين (هيزيل |
| Bu biraz... uygunsuz olurdu. | Open Subtitles | ذلك إفشاء... بذيء أريد فقط |
| Kaldırımda müstehcen davranışlar sergilendiğine dair bir ihbar aldık ve etrafta bu tarife uyan gördüğüm tek şey sensin. | Open Subtitles | تلقينا اتصالا عن تصرف بذيء على الممشى... وأنت الوحيد هنا يعتبر هذا... تصرف بذيء |
| Şimdi de MTV Müzik Ödülleri'nde yapacağı müstehcen performansını açıkladı. | Open Subtitles | و الآن قد أعلنت (فوفا) أنّها ستقوم بأداءٍ بذيء بحفل "إم تي في" الغنائيّ |
| Benimle edepsizce konuşur musun, lütfen? | Open Subtitles | هلا تحدثت بشكل بذيء معي , أرجوك ؟ |
| Çok ama çok edepsizce planlarım var. | Open Subtitles | لدي سلوك بذيء خططت له اوه. |
| O ses biraz kaba değil mi? | Open Subtitles | إنه لشيء بذيء ذلك الصوت، أليس كذلك؟ |
| Bu ayıptı. | Open Subtitles | هذا بذيء |