| Hawaii, eskiden cüzzamlı insanların kapatıldığı, aktif bir volkan bulunan ve çok yetersiz bir final yapan Lost'un çekildiği adadır. | Open Subtitles | هاوي هي مستعمرة سابقة تقبع على قمة بركان نشط حيث صورت النهاية المخيبة للأمال لمسلسل لوست |
| Hem aşırı fırtınalı bir deniz ile çevrelenmiş, hem de kendisi aktif bir volkan. | Open Subtitles | انها ليست محاطة فقط بأشد البحار عصفا، انها ذاتها بركان نشط. |
| Hayatta olmaz, aktif bir yanardağdan bahsediyoruz. | Open Subtitles | محال، أنت تتحدث عن بركان نشط |
| Hayatta olmaz, aktif bir yanardağdan bahsediyoruz. | Open Subtitles | محال، أنت تتحدث عن بركان نشط |
| Ama yine de aktif bir volkanın üzerinde yaşamanın tehlikeleri yok değil. | Open Subtitles | لكن , ومرة أخرى فإن الحياة على بركان نشط لا تخلو من المخاطر |
| Her 10 kişiden biri, aktif bir yanardağın eteğinde yaşıyor. | Open Subtitles | واحد من كل عشرة منّا يعيش على مقربة من بركان نشط. |
| Ve rüzgar yön değiştirdiğinde, ekibe hoş olmayan bir hatırlatma geliyor ve aktif bir volkan üstünde kamp yaptıklarını hatırlıyorlar. | Open Subtitles | وعندما تتغيّر الريح، تجلب رسالة تذكير بغيضة انهم يخيمون على بركان نشط. |
| Sanırım bu aktif bir volkan. | Open Subtitles | هذا بركان نشط على وشك الإنفجار |
| Bu aktif bir volkan. | Open Subtitles | فالجزيرة عبارة عن بركان نشط |
| Görünüşe göre, aktif bir volkanın tam ortasında. | Open Subtitles | يبدو أنه في مركز بركان نشط |
| Ben ve kızılcığım Kauai adasında aktif bir volkanın yanında evleneceğiz. | Open Subtitles | أنا و تلك الصهباء سنتزوج بالقرب من بركان نشط (في جزيرة (كاواي |
| Daha bu sabah aktif bir yanardağın tepesinden atış yaptı. | Open Subtitles | فقط هذا الصباح اغرق تسديده من قمة بركان نشط |