| Proteus'a kan kanseriyle ilgili bildiğimiz her şeyi anlattık ve 91 saatlik teoriden sonra deneysiz bize antijeni verdi. | Open Subtitles | أعطينَا بروتيس كُلّ البيانات المعروفة عن اللوكيميا وفي 91 ساعةِ مِنْ النظريةِ غريب يُمْكِنُ أَنْ يُعالجَ المرضَ |
| Proteus, benden, çalışma arkadaşlarımdan bilim adamlarından, yabancı hükümetlerden, ikimizin de çalıştığı ICON'dan çeşitli istekler olacak. | Open Subtitles | بروتيس هيجيلكُ العديد مِنْ الطلباتِ مِنْ أيقونةِ الشركة للتي كلانا نَعْملُ بها |
| Bunlara ihtiyacımız var Proteus. Çevre sorununu biliyorum. | Open Subtitles | نَحتاجُ هذه الأشياءِ بروتيس الآن أعرف المشاكلَ البيئيةَ |
| Proteus haklı olduğunu biliyorum ama gücünün sınırlarını anlamalısın. | Open Subtitles | الآن بروتيس اعْرفُ بأنّك كان عندك حق لَكنَّك يَجِبُ أَنْ تَفْهمَ حدود قوَّتِكِ و حدودي |
| Ben, Proteus, bütün insanlığın bilgi ve cehaletine sahibim ama güneşi yüzümde hissedemiyorum. | Open Subtitles | بروتيس يَمتلكُ الحكمةَ ويتجاهل كُلّ الرجال لكن آي لا استطيعُ أن أحس الشمسِ على وجهِي |
| FD A ilacın Proteus Dört isimli süper bilgisayar tarafından geliştirildiğini açıkladı. | Open Subtitles | بأنّه طُوّرَ مِن قِبل الحاسوب العملاق الجديد بروتيس أربعة |
| Sahiplerim en sonunda korkularını kabul ediyor Proteus'tan korktuklarını. | Open Subtitles | الرجال الذين يَمتلكونَني أخيراً يُدخلُ خوفَهم منّي خوفهم من بروتيس |
| Geçen ay tam olarak 16'sında Proteus Dört teleskopu kendi istediği bir bölgeye yönlendirdi. | Open Subtitles | الشهر الماضي في السادس عشْرِ لِكي أكون دقيقَ بروتيس أربعة أعادَ توجيه المنظارَ إلى منطقةِ بالكامل من إخْتياَره هنا |
| Proteus dinle. Beynini her an kapatabilirler. | Open Subtitles | بروتيس استمعُ لي إنهم سيغلقْوا مخك في أيَّة دقيقة الآن |
| Bugün Proteus Dört düşünmeye başlayacak. | Open Subtitles | اليوم بروتيس أربعة سَيَبْدأُ بالتفكير |
| Proteus Dört sizinle görüşmek istiyor. | Open Subtitles | بروتيس أربعة يَطْلبُ حوار مَعك |
| Ben de sana zarar vermek istemiyorum Proteus. | Open Subtitles | حَسناً أنا لا أريد إيذاءك بروتيس |
| Proteus bana yaptıkların için Tanrı seni affetsin. | Open Subtitles | بروتيس يَغْفرُ الله لك علي ما فعلته بي |
| - Biliyorum. Proteus yalan söyledi. | Open Subtitles | أَعْرفُ ما هو بروتيس كَذبَ علي |
| İnsanlık dışı Proteus çılgınlığı. | Open Subtitles | هي جنون بروتيس اللا إنساني |
| Proteus Dört çalışan bir sistem. | Open Subtitles | بروتيس أربعة الآن نظام شغَّال |
| Yapıları Proteus'un aklıdır. | Open Subtitles | تركيبهم هو عقلُ بروتيس |
| Proteus, ben Bay Harris. | Open Subtitles | بروتيس هذا الدّكتورُ هاريس |
| Proteus beynini ben yaptım. | Open Subtitles | بروتيس لقد تصورت مخك |
| Proteus, Bayan Harris. | Open Subtitles | بروتيس سّيدة هاريس |