| Bugün, akşam yemeği için kuzu Biryani düşünüyordum. | Open Subtitles | اسمعني ، كن أفكر بإعداد طبق "برياني" لحم ضآن للعشاء الليلة |
| Burada Biryani yoktur. Olanı ye. Yoksa hastalanırsın. | Open Subtitles | لا يوجد لدينا "برياني" هنا كلي ما هو متوفر وإلا فإنكِ ستمرضين |
| Hapishane elbisesi, pazar günü omlet, çarşamba günü Biryani, | Open Subtitles | بدلة سجن، "عجة" يوم الأحد "برياني" يوم الأربعاء |
| Bu akşam tavuklu pilav yaptım. Üstünü değişirken ısıtırım. | Open Subtitles | لقد صنعت لك اليوم برياني , سأسخنه بينما تغير ملابسك |
| Yazın oynadığımız keçi yavrularından büryan yaptıklarını görünce ne kadar çok ağladığımızı hatırlıyorum. | TED | أتذكر أننا بكينا بشدة حين تحول الماعز الذي لعبنا معه في الصيف إلى برياني. |
| Bir gün ben sana Biryani'nin koyun etinden yedireceğim. | Open Subtitles | -يوما ما سأطعمك برياني بلحم الضأن الذي اعده بيدي في المنزل |
| # Biraz Biryani Bhukhari, biraz da Nalli Nihari. | Open Subtitles | "قليلا برياني Bhukhari، وقليلا Nalli Nihari". |
| # Biraz Biryani Bhukhari, biraz da Nalli Nihari. | Open Subtitles | "قليلا برياني Bhukhari، وقليلا Nalli Nihari". |
| - Dört tabak Biryani. | Open Subtitles | أربعة أطباق برياني خاص |
| Keçileriniz iyi Biryani ile marine edilmiş. Biryani: Safran ve zerdeçal kullanılarak yapılan Hint karışımı. | Open Subtitles | تحولت ماعزكم إلي برياني جيد |
| Howard için karides Biryani. | Open Subtitles | هاوارد) هاك برياني الروبيان خاصتك) |
| Bu yemeğe "Biryani" derler. | Open Subtitles | يدعى برياني |
| Biryani. | Open Subtitles | برياني |
| Tek yapmamız gereken; hamur işi ve baharatlı pilav. | Open Subtitles | كل انواع الاشياء ...(سمبوسة) (برياني) |
| Tavuklu pilav! | Open Subtitles | ! برياني |
| Ara da... gelirken büryan getirmesini söyle | Open Subtitles | أتصل به ... وأطلب منه إحضار أرز برياني معه |