"بسخافة" - Translation from Arabic to Turkish

• aptalca
• Saçmalıyorsun
• saçma
• Saçmalamaya
• Komik
• saçmalıyor

Çizgi film sesi ve müziği çıkıyor ve herkes kendine aptalca gülüyor.
في أقسى الحوادث المؤلمة الخرجة يضيفون موسيقى الكارتون , والكل يضحك بسخافة

Bu şekilde araba kullanmamız çok aptalca.
إننا نتصرف بسخافة باللف والدوران بهذا الشكل

Saçmalıyorsun artık. New York'ta birini bulacaksın ve onu benim Marshall'ı sevdiğim kadar seveceksin.
حسناً, انت تتصرف بسخافة سوف تجد فتاة ما هنا في نيويورك

Molly, Saçmalıyorsun. İşe girmene gerek yok.
مولي , تتصرفين بسخافة ليس عليكِ أن تحصلي علي وظيفة

Ayrıca bunu yapan fazla insan da yoktu. O yüzden yaptığım saçma gelmiyordu.
كما أنّ هناك الكثير ممّن يقوم بهذا، فلم أكن أشعر بسخافة الأمر

İyice Saçmalamaya başladın. Arabamın anahtarına el koyamazsın.
أنت تتصرف بسخافة , لا يمكنك أخذ مفاتيحسيارتي.

Bu koca kupayı tutarak kendimi çok Komik hissediyorum.
أشعر بسخافة شديدة، لأنني أحمل هذا الكوب الكبير.

Bence saçmalıyor. Entübe etmemiz gerekmiyor mu?
انه يتصرف بسخافة ، علينا ان نضع انبوب ..

Üçümüz en iyi arkadaşken bunun için çok aptalca hissedeceksiniz.
سوف تشعرون بسخافة الأمر حول هذا عندمايكونثلاثتناأفضلالأصدقاء.

- Baba, bu çok aptalca!
أبي، بالله عليك فأنت تتصرف بسخافة

Tahmin etmeliydim bu çok aptalca.
يجب أن أعترف أشعر بسخافة

aptalca davranıyorsun.
. أصبحت الان تتصرف بسخافة

Bütün gün başka çocuklarlayım zaten. Saçmalıyorsun, büyükbaba.
أنا مع الأطفال الآخرين طوال اليوم انت تتحدث بسخافة, يا جدي

Şimdi de sen Saçmalıyorsun. Onunla yarın konuş.
أنتِ تتصرفين بسخافة الآن تحدثي معها غداً

Saçmalıyorsun, sen çok çekicisin.
أنت تتصرف بسخافة أقصد أنك جذاب جداً

Çünkü klavyem bile, saçma sapan çalışıyordu.
لأن لوحة مفاتيحي أيضاً كانت تتصرف بسخافة

Mutfaktaki saçma bir şekilde pahalı olan şişeden.
من تلك الزجاجة الغالية بسخافة في المطبخ.

Demek istediğim, tamamen saçma davranıyorsun.
فأنت تتصرف بسخافة تامة.

Böyle olmaz! Saçmalamaya başladın ama.
حسنا، الان أنت فقط تتصرف بسخافة

Saçmalamaya basladin ama.
حسنٌ .. الآن أصبحتَ تتصرف بسخافة

- Üzgünüm. Bu koca kupayı tutarak kendimi çok Komik hissediyorum.
أشعر بسخافة شديدة، لأنني أحمل هذا الكوب الكبير.

Baban saçmalıyor.
أبيك يتصرف بسخافة.