Sonra kardeşlerine işkence edip öldüreceğim ve sonunda mutlu bir hayat yaşayacağız. | Open Subtitles | وثم سأعذب و أقتل شقيقاتها و نعيش بسعادة إلى الأبد |
Bana geri verip itiraf edince seni affedeceğimi ve mutlu bir şekilde yaşayacağımızı mı? | Open Subtitles | سترجعها وتعترف لي بما فعلت وسأسامحك ببساطة ونعيش بسعادة إلى الأبد |
Sonsuza kadar mutlu bir şekilde yaşayıp beni tımarhaneye mi tıkacaksınız? | Open Subtitles | العيش بسعادة إلى الابد وإلصاقي في مزرعة مضحكة؟ |
Sonsuza kadar mutlu yaşamamışlar mı? | Open Subtitles | ألا يجب أن تقولين وعاشوا بسعادة إلى الأبد؟ |
Artık sonsuza kadar mutlu yaşayabilirler. | Open Subtitles | بالتأكيد الأن يمكنهم العيش بسعادة إلى الأبد |
Böylece onu bulup, boşanıp, bizim evlenmemizi sağlayacak... ve sonsuza kadar mutlu yaşayacağız. | Open Subtitles | حتى نتمكّن من العثور عليه ، وتطلّق منه ونتزوّج ، ونعيش بسعادة إلى الأبد لن تعيش إلى الأبد |
sonsuza dek mutlu yaşamak için karar almadan önce daha çok mutluyduk. | Open Subtitles | لقد كنا سعداء بشكل مثالي قبل أن نقرّر العيش بسعادة إلى الأبد |
Ne düşündüğünüzü biliyorum Bir maymun tarafından büyütülen bir çocuk... nasıl olur da ormanlar kralı olup kraliçesini bulur ve... sonsuza dek mutlu yaşar? | Open Subtitles | أَعْرفُ بماذا تفكرين كيف يترعرع طفل رباه قرد ويَكْبرُ لِكي يَكُونَ ملكَ الأدغال, ويَجِدُ ملكتَه ويعيش بسعادة إلى الأبد؟ |
Bana geri verip itiraf edince seni affedeceğimi ve mutlu bir şekilde yaşayacağımızı mı? | Open Subtitles | - سترجعها وتعترف لي بما فعلت وسأسامحك ببساطة ونعيش بسعادة إلى الأبد |
Yi Soo'nun asla bu şekilde oluşumdan rahatsızlık duymayacağına sonsuza dek birlikte mutlu bir şekilde yaşayacağımıza inanmıştım. | Open Subtitles | {\cHB9E0F4}يي سو ، لم تتضائق بسبب مظهريّ على الأطلاق {\cHB9E0F4}لقد صدقت أنه يُمكن لشخصين العيش بسعادة إلى الأبد |
Uzun mutlu bir birliktelik mi? | Open Subtitles | سنعيش بسعادة إلى الأبد ؟ |
Buradan ayrılabilirim, kızımı geri alabilirim ve birlikte sonsuza kadar mutlu yaşarız. | Open Subtitles | أترك هذا المكان، وأستعيد ابنتي، ونعيش بسعادة إلى الأبد. |
Sonsuza kadar mutlu yaşarız. | Open Subtitles | و أننا سنعيش بسعادة إلى الأبد النهاية |
Sonsuza kadar mutlu yaşamış. | Open Subtitles | عاشت بسعادة إلى الأبد |
Bir varmış bir yokmuş, bunları satıp sonsuza dek mutlu yaşamışız, son. | Open Subtitles | , كان يا ما كان نبيع تلك القصص و نعيش بسعادة إلى الأبد . النهاية |
New York'a doğru peşine takılırsam, en fazla peri masallarındaki gibi sonsuza dek mutlu yaşamamızı ümid edebilirim. | Open Subtitles | إذا لحقتك لنيويروك سأكون فقط آمل ضد الأمل ان نعيش بسعادة إلى الأيد |