"بشأنى" - Translation from Arabic to Turkish

• hakkımda
• Benim için
• - Beni
• Benimle ilgili
• endişelenme

Herkesin bilmek istediği de bu zaten. hakkımda bir takım bilinmeyenler var.
هذا ما يريد كل شخص ان يعرفه هناك غموض بشأنى..

Neden bana dilediğiniz gibi hakkımda düşündüklerinizi söylemiyorsunuz?
لماذا لا تخبرنى فى ماتعتقده بشأنى بأى كلمات تفضل ذلك؟

hakkımda ne düşündüğünüzü biliyorum... ..ama teslim olamam.
أعرف ما تفكره بشأنى ولكن لا يمكننى تسليم نفسى , لا يمكننى

- Sakin ol, çok konuşuyorsun. - Sen Benim için endişelenme.
هون عليك , فأنت تتحدث كثيراً لا تقلق بشأنى

Kamuoyuna hiçbir şekilde güvenmiyorum o yüzden Benim için korkma, Gail.
أنا لا أعول على الأى العام بطريقة أو بأخرى فلا تخشى شيئاً بشأنى

hakkımda ne düşünürsen düşün ve ne olursa olsun bilmeni isterim ki Benim için çok önemlisin.
لا يهم ما الذى تعتقدة بشأنى لا يهم ما قد يحدث الأن أريدك أن تعرف مدى أهتمامى بشأنك

Ama ertesi sabah, hakkımda konuştuklarını duyduğumda--
لكن فى الصباح التالى عندما سمعتهم يتحدثون بشأنى

Bilmeni isterim ki benim hakkımda endişelenmene gerek yok.
أنا فقط أردتك أن تعرف أنك لا يجب أن تقلق بشأنى

Ama benim hakkımda yalanlar uyduracağını hiç ummazdım.
ولكن لم يطرأ ببالى أنك تروجين الأكاذيب بشأنى

Bunların hepsi benim hakkımda konuşulan şeyler ve sen bunların senin canını sıkmasına izin mi vereceksin?
،كل الأشياء التى يرددونها بشأنى ،كل الأشياء وستدعين هذا الشخص يزعجكِ؟

Yine aynı hikaye, hakkımda yalan söylemek için.
،نفس القصة القديمة اختلاق الأكاذيب بشأنى

Angela asıl soruşturmanın Tommy veya benim hakkımda olmadığını söyledi.
قد أخبرتنى أنجيلا أن تحقيقها فى الواقع ليس بشأن تومى أو بشأنى إنها تريد لوبوس

Benim hakkımda bilmediğin çok şey var.
هناك أشياء كثيرة بشأنى لا تعلميها

Benim için endişelenme. Eve geri döneceğim.
لا تقلق بشأنى انا عائده الى المنزل , لا تقلق بالمره

İçkide seni sollayabilirim, Benim için kaygılanma.
أنظر يا حبيبى ، يمكننى أن اشربك تحت أى مائدة تريد ولا تقلق بشأنى

Evet, yemek çok. Benim için endişelenme.
نعم يوجد ما يكفى من الطعام لا تقلق بشأنى

Benim için endişelenme. Polise haber vermelisin.
لا تقلق بشأنى , لابد أن تحمل رسالة للشرطة

Benim için endişelenme. Ne yaptığımı biliyorum.
أجل, لا تقلق بشأنى أنا على علم بما أفعله

- Beni kiraladın. - Benden haberleri olması şart mı?
ولكنك استأجرتنى هل لابد ان يعلموا بشأنى ؟

Bak, bunun tamamen Benimle ilgili olmadığını biliyorum, ama hadi.
أنظر , أعلم أن ذلك ليس بشأنى لكن بالله عليك