| - Dinle, başka bir şey hakkında seninle konuşmam lazım. | Open Subtitles | إسمع يا رجل، أحتاج إلى التحدث إليك بشأن شيء آخر. |
| Yapmak istemediğiniz bir şey hakkında fikrinizi değiştirmeye çalışacak en son kişi benim ama tamamen reddetmeden önce bu kampanya ile ne yapmaya çalıştığımız hakkında bir iki şey söylemek istiyorum. | Open Subtitles | سأكون آخر رجل في العالم يحاول تغيير رأيك ـ ـ ـ ـ ـ ـ بشأن شيء لا تريده أود أن أوضح لك |
| Şimdi gerçekten başka bir şey hakkında konuşmalıyım. | Open Subtitles | أنا حقا بحاجة إلى التحدث بشأن شيء آخر الآن |
| Görünüşe göre o psikopat Bir konuda haklıymış... ilgisiz bir babamız var. | Open Subtitles | يبدو ان الفتى المضطرب كان محقاً بشأن شيء واحد لدينا والد سيء |
| Ama Bir konuda haklısın aşkım, şu duvarın rengi kesinlikle berbat. | Open Subtitles | في تلك الساعة العظيمة الآن لكنك محقة بشأن شيء واحد فقط . .. حبي |
| Çoğu zaman kafamı meşgul eden aptalca şeyler yerine... gerçekten önemli olan bir şey için üzülmem daha iyi. | Open Subtitles | من الجيّد أن أقلق بشأن شيء مهم بدلاً من الأشياء السخيفة التى أفكر بها عادة |
| Belki de en iyisi her şeyi bırakıp... tek bir şeyi düşünmemdir. | Open Subtitles | حسناً ، ربما من الأفضل إذا فكرت بشأن شيء واحد بدلاً من كل شيء آخر |
| Ve biz bir şey hakkında size konuşmak istedim Sanýrým bunun için iyi bir kelime olur, aldı. | Open Subtitles | .. و أردنا أن نتحدث معك بشأن شيء أنت . تلقيته ، أعتقد أن هذه ستكون كلمة جيدة له |
| Bunu çoktan öğrendim, eğer sen bir şey hakkında endişeleniyorsan... bunun için güzel bir sebep vardır. | Open Subtitles | لقد تعلمت هذا الآن إذا كنت تقلقين بشأن شيء عندهاهناكسببجيد لهذاالقلق. |
| Yalnız bir tek şey hakkında endişeleniyorlar, dünya barışı. | Open Subtitles | كلهم قلقون بشدة بشأن شيء واحد , السلام العالمي |
| Bir şey hakkında konuşmak istemediğine emin misin? | Open Subtitles | هل أنت متأكّدة من أنّك لا تريدين الحديث بشأن شيء ما ؟ |
| Benim çocukların böyle ciddi bir şey hakkında şaka yaptıklarına inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أصدق أن أي أحد من طلابي قد يمزح بشأن شيء جدي جداً. |
| Gerçekten bakir misin? Yapma şimdi, bebeğim. Bu kadar utanç verici bir şey hakkında neden yalan söyleyeyim ki? | Open Subtitles | هل انت فعلا بتول؟ لماذا قد اكذب بشأن شيء محرج؟ |
| Çünkü burada olan bir şey hakkında dışarıyı aramaya çalışıyormuşsun gibi görünüyor. | Open Subtitles | لأنه يبدو لي أنك تحاول الاتصال بأحد من الخارج بشأن شيء حدث هنا |
| Oh, evet. evet, bir şey hakkında kavga ediyorduk. | Open Subtitles | آجل لقد تشاجرنا بشأن شيء ما فعلة |
| Şey, onun hakkında Bir konuda haklı çıktın. Kesinlikle kadınlardan hoşlanıyor. | Open Subtitles | حسناً، أنت محق بشأن شيء واحد إنه يفهم النساء حقاً |
| Bunun için biraz geç. Ancak Bir konuda haklıydın. | Open Subtitles | فات أوان الأسف، لكن اتّضح أنّك أصبت بشأن شيء. |
| Neden böyle Bir konuda yalan söyledin? | Open Subtitles | لماذا كذبت علىَ بشأن شيء كهذا؟ |
| Onun Bir konuda fikrini değiştirmek istiyorsan, "Söz verdin. " demekten daha güçlü bir şeye ihtiyacın var. | Open Subtitles | .. إن أردتِ تغيير رأيه بشأن شيء ما .. فأنت تحتاجين إلى حجة أكثر اقناعاً "من مجرد "لقد وعدتني |
| Sadece eğlenelim ve hiçbir şey için endişelenmeyelim istedim. | Open Subtitles | فقط اردتنا الحصول على المتعه وان لا نقلق بشأن شيء |
| Ve arkadaşların olmayacak çünkü sürekli onları bir şey için ekeceksin. | Open Subtitles | ولا مزيد من الأصدقاء لأنك ستكونين توبخينهم بشأن شيء ما |
| Belki de en iyisi her şeyi bırakıp... tek bir şeyi düşünmemdir. | Open Subtitles | حسناً ، ربما من الأفضل إذا فكرت بشأن شيء واحد بدلاً من كل شيء آخر |