| Kolumu tuttu. Sonra üstüme tükürdü ben de ona yumruk attım. | Open Subtitles | أمسك بذراعي، وتحسسني ثم بصق علي، لذا قمت بضربه |
| Diego imza isteyen hayranının yüzüne tükürdü. | Open Subtitles | عن إذنك أن دييغو بصق في وجه أحد المعجبين الذي طلب توقيعه |
| Kadının dediğine göre Selçuklu ölmeden önce kadının üstüne tükürmüş. | Open Subtitles | الإمرأة تقول أن السلجوقي قد .بصق عليها قبل أن يموت |
| Tamam, bizlerin tek yeteneği tütün çiğneyip tüküren biravuç işe yaramaz polis olduğunu düşünebilirsin. | Open Subtitles | حسن، قد تظن بأننا مجموعة من الشرطة الحمقى المتخلفين وموهبتهم الوحيدة هي بصق التبغ الممضوغ |
| Onu hemen ağzından geri çıkardı, tabii ki. | Open Subtitles | بصق الفتى مباشرة طبعاً دون أي ضرر |
| Öksürse, tükürse, tuvalete gitse bize rapor edeceksiniz. | Open Subtitles | إن تنحنح ، أو بصق أو حتى ذهب إلى المرحاض، تعلموننا بذلك. |
| Yıkanmak için Tükürük hokkasının dolmasını bekliyordun madem, al sana işte. | Open Subtitles | لو تطلب وعاء بصق لجعلك تغتسل , فليكن |
| Ama suç, yanlışlıkların akla bulaşıcı ritmleri eşliğinde adaletin mezarına tükürüp üstünde tepindiği sürece huzur olamaz. | Open Subtitles | و لكن لن يكون هناك سلام أثناء بصق الجريمه و رقصها على قبر العداله على أنغام الإيقاعات الملوثه |
| Anne, tükürmek yok. | Open Subtitles | حسناً أمي بدون بصق |
| ...hayranının yüzüne tükürdü. | Open Subtitles | أن دييغو بصق في وجه أحد المعجبين الذي طلب توقيعه |
| Benim şoför sokağa tükürdü 4 genç hazla temizlediler. | Open Subtitles | بالأمس سائق بصق على الشارع واربعة صبية قاموا بتنظيف الشارع بوجه باسم |
| Şuradaki herif otobüse tükürdü ya. | Open Subtitles | هذا الرجل هناك بصق على متن الحافله يارجل |
| - Muhtemelen hapse atılacağız dedim, sonra yüzüme tükürdü ve tokat attı. | Open Subtitles | قلت له أننا غالبا سنسجن وأمسك وجهي، و بصق فيه |
| Birisi çiğnediği tütünü suratına tükürdü. | Open Subtitles | بصق أحدهم عصير التبغ في وجهها. |
| Birisi çiğnediği tütünü suratına tükürdü. | Open Subtitles | بصق أحدهم عصير التبغ في وجهها. |
| Kızı itip kakmış ve üstüne tükürmüş. O yüzden kız patlamış. | Open Subtitles | قام بمضايقتها ثم بصق عليها لذلك فقدت أعصابها |
| Çekicimi alıp kardeşlerime tüküren annemi aşağılayan adamın kafasını yarmak istemediğimi mi sanıyorsun? | Open Subtitles | أتعتقد أنني لا أريد أخذ مطرقتي وأضرب بها رأس الرجل الذي بصق على إخواني أو الذي أهان أمّي؟ |
| Anladığım kadarıyla müvekkilim Terry McIntruff'un ağzından zorla sakızını almışsınız. | Open Subtitles | لقد علمت أنك أجبرت عميلي (تيري ماكنترف)، علي بصق علكته؟ |
| Söz. Jane, şu odadaki herkes çıkıp yüzüme tükürse... ne yaparsın? | Open Subtitles | -جين ، اذا بصق على كل من فى هذه الغرفة ، ماذا ستفعلين ؟ |
| Sam'in bardaki iğrenç Tükürük hokkası sayesinde. | Open Subtitles | من الشريط الذى بصق عليه سام |
| Ama suç, yanlışlıkların akla bulaşıcı ritmleri eşliğinde adaletin mezarına tükürüp üstünde tepindiği sürece huzur olamaz. | Open Subtitles | و لكن لن يكون هناك سلام أثناء بصق الجريمه و رقصها على قبر العداله على أنغام الإيقاعات الملوثه |
| Vurmak, tükürmek. | Open Subtitles | لا صفع, بصق, لا أمم |
| Ama şu, onu yakaladığımda biraz kum kustu. | Open Subtitles | لكن هذا بصق القليل من الرمال عندما قمت بإلتقاطه. |
| Al bakalım. Adam suratına tükürdüğü için senin adına çok üzüldüm. | Open Subtitles | إليكِ، آسفٌ بشأن الرجل الذي بصق على وجهك |
| Mac, sence kuşun üzerine tükürmesi üzerine pislemesiyle aynı şans etkisini yapar mı? | Open Subtitles | لكن " ماك " هل تعتقد لو بصق عليك طير بنفس قوة الحظ |
| Şu espressocuyla düzüşebilirim yani çayına tükürürse benimdir. | Open Subtitles | ربما أفسدت هذه القهوة، لذا إن بصق في الشاي، فهو على حسابي |
| Bir amcam var. Kiraz çekirdeğini 45 metreye tükürebiliyor. | Open Subtitles | لدي خال يمكنه بصق حبة الكرز لخمسين ياردة |