| Güzel manzarası olan bir yere çıkıp Walt'un karısına evlenme teklif ettiği yere yani güneşin doğru açısını bekleyip birkaç söz söyleriz. | Open Subtitles | حيث على ما يبدو قام والت بطلب الزواج من زوجته ننتظر ليكون الضوء مناسبا نقول بضع كلمات نتشارك بضع ذكريات |
| - evlenme teklif ettiğinde biraz tuhaf gelmişti ama sonra bunun kızların yaşadığı bir dönem olduğunu okudum. | Open Subtitles | عندما تقدمت بطلب الزواج شعرت بشكل غريب لكن بعد ذلك قرأت انها مرحلة تمر بها بعض الفتيات |
| Ama bugün onunla birlikte olacağını bildiğin halde evlenme teklif etmeme izin verdin. | Open Subtitles | لكنك كنت تعلمين أنك ستخرجى معه اليوم هنا وسمحتى لى بطلب الزواج منكى ... أنا لم |
| Sana evlenme teklif ettiğim için üzgünüm. | Open Subtitles | انني اسفة بطلب الزواج منك |
| Tam burada oturuyorduk sonra birden diz çöküp evlenme teklifi etti. | Open Subtitles | كنا جالسان هناك ثم ركع على ركبته وتقدم بطلب الزواج مني |
| Sana evlenme teklif edeceğim. | Open Subtitles | سأقوم بطلب الزواج منكِ |
| Bu kıza evlenme teklif etmeyi düşünüyorum. | Open Subtitles | -أنا أفكر بطلب الزواج من هذه الفتاة |
| Aaron bana bu restorantta evlenme teklif etti. | Open Subtitles | تقدّم (آرون) بطلب الزواج منّي في هذا المطعم |
| Danny evlenme teklif etti. | Open Subtitles | (داني) تقدم بطلب الزواج |
| Yılın sonuna kadar evlenme teklifi etmezse Holly ilişkinin biteceğini söyleyecek. | Open Subtitles | و ستقول له أنه اذا لم يقم بطلب الزواج منها قبل نهاية السنة فسوف تنهي علاقتهما |
| Edward hala evlenme teklifi yapmadı mı? | Open Subtitles | هل قام ادوارد بالتقدم بطلب الزواج منك ؟ |
| O herif yüzüğü bulmuş ve hemen orada evlenme teklifi etmiş. | Open Subtitles | تقدّم بطلب الزواج على الفور |