| Bundan 30 yıl önce uzun bir yolculuk sonrası yorgun düşmüş yaşlı bir adam Uğultulu Tepeler'e geri döndüğünde başlayan bir hikaye. | Open Subtitles | بدأت القصة منذ ثلاثون عاما عندما عاد رجل عجوز إلي مرتفعات وذيرينج مرهق بعد رحلة طويلة |
| Helen'ı uzun bir yolculuk sonrası oraya getirin. Böylece bir şey fark etmez. | Open Subtitles | أحضروا (هيلين) بعد رحلة طويلة بالعربة حتى لا تتعرف على المكان |
| Böylesine Uzun bir yolculuktan sonra yakışıklı bir yüz görmek ne kadar da hoş. | Open Subtitles | لكم تسرّني رؤية وجه مليح بعد رحلة طويلة. |
| Uzun bir yolculuktan sonra evi ev yapan bir fincan çay gibisi yoktur. | Open Subtitles | لا يوجد ما هو أجمل من كوب شاي لتجعل المنزل وكأنه المنزل بعد رحلة طويلة |
| Uzun bir yolculuktan sonra eve dönmek gibidir. | Open Subtitles | انه مثل ان تأتي للبيت بعد رحلة طويلة |
| Böyle Uzun bir yolculuktan sonra, | Open Subtitles | بعد رحلة طويلة كهذه، |
| İngiltere'nin batısında başlayan oldukça Uzun bir yolculuktan sonra uçaktan indiğimde bilgisayarım, sevgili dizüstü bilgisayarım, kafayı yemişti, ve ah! - işte buna benzeyen birşey- ve ekranı - her neyse, herşey uçmuştu. | TED | عندما نزلت من الطائرة بعد رحلة طويلة من غرب انجلترا حاسوبي "المحمول" خاصتي تعطل و... اوه شيء من هذا القبيل و كان العرض بأكمله عليه على كل حال كل شيء قد اتلف |