| Buna baban öldükten kısa süre sonra başlamıştı. | Open Subtitles | نعم,لقد بدأت بعد فترة وجيزة من وفاة أبيك |
| Sen aktarıldıktan kısa süre sonra ikinci grubun mekiğe ulaşamadığı haberi geldi | Open Subtitles | بعد فترة وجيزة بعد تخزينك في الجهاز جاء الخبر من الكوكب أن آخر مجموعة لم تصل بعد الى المكوك الثانى |
| Doğurduktan kısa süre sonra öldürülmüş. | Open Subtitles | لقد وضعت جنينها ثم قتلها المجرم بعد فترة وجيزة |
| Büyükbaban Amerika'ya kaçtıktan hemen sonra öldüler. Onları iyi hatırlıyorum. | Open Subtitles | ماتوا بعد فترة وجيزة من هرب جدك لأمريكا، أذكرهم جيّدًا |
| 11 yaşında sigara içmeye başladım ve hemen sonra da kendi uyuşturucu ve alkol maceram başladı. | TED | عندما كان عمري 11 سنة، بدأت بالتدخين، التي بعد فترة وجيزة أدت إلى تجاربي الخاصة مع المخدرات والكحول. |
| Oraya gittik ve barikatlardan birinin önünde durduk bir süre sonra Bir dizi tank sıralandı ve | TED | و قد كان أن ذهبنا إلى هناك و نظمنا أنفسنا أمام أحد الحواجز و بعد فترة وجيزة وصل رتل من الدبابات |
| Ama kısa bir süre sonra, makası alıp giysilerimi kesen bir adam oldu ve sonra gülün dikenlerini alıp karnıma sapladılar. | TED | ولكن بعد فترة وجيزة جدا، هناك رجل تناول المقص وقام بقص ملابسي، ثم أخذوا شوك الورد وغرزوها بمعدتي. |
| Anneleri doğumdan çok kısa süre sonra öldürüyor. | Open Subtitles | لقد قتل أولئك الأمهات بعد فترة وجيزة من إنجابهم |
| Polise verdiği ifadeye göre karısının bıraktığı videoyu aldıktan kısa süre sonra sandığı satmış. | Open Subtitles | وفقاً للإفادة التي قالها لهم أنه قام ببيعه بعد فترة وجيزة من إرسال زوجته ذلك الفيديو. |
| Bunu Amirale tanıttıktan kısa süre sonra. | Open Subtitles | بعد فترة وجيزة من وضع هذه داخل رأس القائد |
| Marjan ve ben New York'a gelmeden kısa süre sonra. | Open Subtitles | بعد فترة وجيزة من المرجان وصلت في نيويورك. |
| 31 Mart 2013 tarihinde ekibim ve ben uluslararası bir sağlık örgütünden bir eposta aldık, Çin'de H7N9 kuş gribine yakalandıktan kısa süre sonra hayatını kaybeden iki kişi hakkında bilgilendirilmiştik. | TED | في 31 مارس عام 2013، تلقيت أنا وفريقي رسالة إلكترونية من منظمة صحية دولية، تخبرنا بأن هناك رجلين قد توفوا في الصين بعد فترة وجيزة من إلتقاطهم فيروس إنفلونزا الطيور H7N9. |
| Ama o geldikten kısa süre sonra Tycho öldü. | Open Subtitles | ولكن بعد فترة وجيزة من وصوله توفي تيكو |
| Suikasttan kısa süre sonra... | Open Subtitles | بعد فترة وجيزة من الإغتيال |
| Bu görevden döndükten hemen sonra, vazgeçiyorsun, | Open Subtitles | بأنه بعد فترة وجيزة من إكمالك المهة أنك تمضي و تغادر |
| Bizim varlığımız, benim kemiklerimdeki... Büyük patlamadan hemen sonra oluştu. | Open Subtitles | جزء من الكالسيوم الموجود في عظامي قد تشكل بعد فترة وجيزة من الانفجار العظيم |
| Kayıtlara göre cinayetlerden hemen sonra babası Holmwood Park Sanatoryumuna kapattı. | Open Subtitles | وتؤكد السجلات أنه بعد فترة وجيزة من عمليات القتل، وكان والدها لها بهدوء وبشكل دائم ملتزمة |
| Yani, gece yarısından hemen sonra, 911'i aradılar. | Open Subtitles | إذاً، بعد فترة وجيزة من مُنتصف الليل أحدُهم اتّصل بالطوارئ |
| Bu olay cinayet biriminden Dedektif Bullock ve Gordon'la görüştükten hemen sonra oldu. | Open Subtitles | كان ذلك بعد فترة وجيزة من مقابلتها للمحقق (بولوك) و(غوردن) من فرقة الجريمة. |
| Dedektif Saldana'nın size gelmesinden hemen sonra yani. | Open Subtitles | هذا بعد فترة وجيزة من قدوم المُحققة (سالدانا) لإحضاركِ. |
| Ancak yönetmen Tetsuji Takechi gibi sanatçılar tarafından yapılan yenilikler kısa bir süre sonra Kabuki'nin yeniden güçlenmesine sebep oldu. | TED | لكن الابتكار من قبل الفنانين متل المخرج تيتسوجي تاكيشي أدى إلى تجددها بعد فترة وجيزة. |