| birkaç yıl önce bahsi geçtiği üzere dostum Richard Dawkins, Hiç Yoktan Bir Evren adlı buluşmada bir konuşma yapmamı istemişti, ben de öyle yaptım. | Open Subtitles | أريد أن أوضح منذ بعض السنوات صديقي ريتشارد دوكينز طلب مني أن أعطي خطاب في مقابلة و أن أسميه كون من عدم و هكذا فعلت |
| birkaç yıl Amerika'da kaldım. | Open Subtitles | و لكنى قد قضيت بعض السنوات فى الولايات المتحدة الأمريكية |
| Meşgulüm, birkaç yıl sonra ara. | Open Subtitles | أنا مشغولة، فليعاود الإتصال بي بعد بعض السنوات |
| Bazı yıllar, hiç gelmezler. Ama köylüler, yağrumurun geldiği zaman sert geleceğini biliyorlar. | Open Subtitles | في بعض السنوات , لا تأتي أبداً ولكنَّهاإذاجاءت، سيعرف القرويون أنَّها ستكون عنيفة |
| Ama Bazı yıllar çok sert ve uzun geçiyor. | Open Subtitles | لكن في بعض السنوات يصبح أكثر حده عن العادة |
| birkaç yıl beklersen senin de olacaktır... ve bahse girerim oldukça hoş görünecekler. | Open Subtitles | عليك الانتظار بعض السنوات, وسيكون لديك مثلهــا وارهان,انها سوف تكون حقيقية وجميله. |
| Elbette sandığınız kişi olduğumu söylemiyorum ama orduda birkaç yıl geçirmiştim. | Open Subtitles | بالتأكيد لا أقول من تريدني أن أكون لكنني قضيت بعض السنوات في الجيش |
| Evet, arkamdan vahşi fıstıkları götürmen için birkaç yıl verdim. | Open Subtitles | كان يجب أن أمنحك بعض السنوات لزراعة الشوفان البرى |
| O Briggs hergelesi birkaç yıl burada yatmıştı. | Open Subtitles | .. بعد مُرور هذة السنة , سيتبقي بعض السنوات |
| birkaç yıl önce, yaşlı Herod'un ölümünü duydum. | Open Subtitles | بعض السنوات الى الوراء، وأنا سمعت من الموت القديم هيرودس. |
| birkaç yıl oldu. Bazı şeyler değişmiş olabilir. | Open Subtitles | لقد مضت بعض السنوات ربما بعض الاشياء تتغير |
| Jason ve ben onunla sadece birkaç yıl geçirdik ama sen olmasaydın bunu yapamazdık. | Open Subtitles | انا وجايسون قضينا بعض السنوات القليلة معها لكن لم نقضيها لولاك |
| Bak, bu grup birkaç yıl önce de seni öldürmeye çalışmıştı. Başarısız oldular. | Open Subtitles | اذن هذه المنظمة حاولت قتلك منذ بعض السنوات |
| birkaç yıl bekle, hazır olduğunda yine gel. | Open Subtitles | ضعي بعض السنوات وعودي عندما تكوني جاهزة |
| Onu Max'e götürün de cezasına birkaç yıl daha geçirsin. | Open Subtitles | (خذها إلى (ماكس زد بعض السنوات على الحكم الصادر ضدها |
| birkaç yıl ileri saralım. | TED | لذا دعونا نتخطى بعض السنوات |
| Bazı yıllar Sevgililer Günü'nü ıskaladığımın farkındayım ama bu sene gerçekten... | Open Subtitles | شكرا ,عزيزتي اعلم انه في بعض السنوات انسى يوم الفالنتاين هذه السنه اردت ان اكون متأكده |
| Bazı yıllar soğuk su Yukarıya Brezilya’ya kadar gider, diğer yıllarda da, La Nina yıllarında, gitmez. | TED | في بعض السنوات تذهب المياه الباردة على طول الطريق إلى البرازيل بينما لا تذهب في السنوات الأخرى التي تحدث فيها ظاهرة إل نينو |
| Bazı yıllar hiç yağmur yağmaz. | Open Subtitles | في بعض السنوات المطر فشل تماما |
| Bazı yıllar daha beter oluyor. | Open Subtitles | بعض السنوات أسوأ من الأخرى |