| Çalışmak zorunda kaldığın şeylere bakılırsa iyi iş çıkardın. | Open Subtitles | بالنظر إلى ما يتعين عليكِ العمل معه إنكِ تقومين بعملٍ رائع |
| Küçük program dışı gezinin öncesine bakmak istiyorum çünkü bugün iyi iş çıkardın. | Open Subtitles | أنا مستعد لنسيان ما حصل بخروجِك لملاقاتها من دون أي تحفظات لأنكَ قمتَ بعملٍ رائع اليوم |
| Sevgi paketinde iyi iş çıkardınız millet. | Open Subtitles | لقد قمتم بعملٍ رائع فيما يتعلق بمجموعة إظهار الإهتمام |
| Sen de mükemmel iş çıkardın. | Open Subtitles | وأنت قمت بعملٍ رائع. |
| Billy mükemmeldi. harika bir iş çıkardınız, Bayan Loomis. | Open Subtitles | "بيلي" كان ممتازاً لقد قمتِ بعملٍ رائع, سيدة "لوميس" |
| İyi iş çıkarmış olmalısın çünkü çok mutlu gözüküyor. | Open Subtitles | لابدّ أنّك قمت بعملٍ رائع لأنها تبدو في غاية السعادة |
| Çümkü şu anda çok iyi iş çıkarmış gibi görünüyorum. | Open Subtitles | لأنه يبدو .بأنني أقوم بعملٍ رائع بالوقت الراهن |
| Yüzünü ve boynunu düzeltirken iyi iş çıkarmışlar. | Open Subtitles | لقد قاموا بعملٍ رائع وهم .يعيدوا بناء وجهها وعنقها |
| Bu yüzden endişelenmeyi bırakın. Gayet iyi iş çıkarıyorsunuz. | Open Subtitles | توقفا عن القلق أنتما تقومان بعملٍ رائع. |
| İyi iş çıkarmışsın. | Open Subtitles | لقد قمت بعملٍ رائع |
| Teşekkürler. Çok iyi iş çıkardınız. | Open Subtitles | شكراً لك لقد قمتِ بعملٍ رائع |
| İyi iş çıkardı. | Open Subtitles | لقد قامت بعملٍ رائع |
| İyi iş çıkardın. | Open Subtitles | قمتَ بعملٍ رائع. |
| - Çok iyi iş çıkarttın. | Open Subtitles | قمتم بعملٍ رائع. |
| Sen de mükemmel iş çıkardın. | Open Subtitles | وأنت قمت بعملٍ رائع. |
| harika bir iş başardın. Evine git şimdi. | Open Subtitles | لقد قمتَ بعملٍ رائع إذهب لمنزلك |
| Bence bu kadın harika bir iş çıkartmış. | Open Subtitles | أظن بأن هذه المرأة تقوم بعملٍ رائع |
| Bu sefer harika bir iş çıkarmışsın. | Open Subtitles | قمتَ بعملٍ رائع هذه المرة، سيدي. |