| Bu hücrelerinizi şu oyun hakkında dikkatle düşünmek için kullanmalısınız. | TED | وينبغي عليك إستخدام تلك الخلايا لتفكير بعناية في هذه اللعبة. |
| Sana bir şey söyleyeceğim ve beni dikkatle dinlemeni istiyorum. | Open Subtitles | سَأَقُولُ شيءَ إليك , وأنا أُريدُك أَنْ تَستمعَ بعناية جداً. |
| Kaplumbağa avını yerken hassas korneasının yanmasını önlemek için dikkatle gözlerini kapatır. | Open Subtitles | بينما تلتهم السلحفاة فريستها تغلق عيونها بعناية لتتفادى اللدغ إلى قرنيتها الحساسة |
| Evet ama o cümle Nigel'ın karakterini çok iyi tanımlıyordu. | Open Subtitles | نعم، نعم. لكن ذلك الخَطِّ لذا بعناية عرّفَ شخصُ نايجل. |
| Sonraki adımına. dikkat et, dikkat et, dikkat et. | Open Subtitles | و الخطوة التالية بعناية , بعناية , بعناية |
| Şimdi onları iyice okuyup bize örnek bir olay bulmalısın. | Open Subtitles | حسناً ، الآن يجب أن تدرسها بعناية لتجد سابقة لنا |
| Kalabalığın içinde rasgele bir cinayet gibi duruyor, aslında dikkatle planlanmış bir cinayet. | Open Subtitles | ما يبدوا أنه قتل عشوائي بالزحام هو عبارة عن قتل مخطط له بعناية |
| Ancak içe dönükler, içe dönük olduğunuz için büyük olasılıkla bavulunuzdakileri dikkatle koruyorsunuz. | TED | وبالنسبة للانطوائيون ، كونكم كما أنتم، ربما لديكم حافز لحراسة ما بداخل حقائبكم بعناية فائقة. |
| Yanıtı insan sesinin fiziğinde ve usta bir opera şarkıcısının dikkatle keskinleşmiş bir tekniğinde yatıyor. | TED | يكمن الجواب في فيزياء الصوت البشري، والتقنية المشحوذة بعناية لمغني الأوبرا الخبراء. |
| Her şeyi bu kadar dikkatle çözmüş göründüğüne göre belki bize bir gerekçe de gösterebilirsin. | Open Subtitles | بما أنك فكرت فى كل ذلك بعناية ربما يمكنك أن تخبرنا بالدافع ؟ |
| Her şeyi bu kadar dikkatle çözmüş göründüğüne göre belki bize bir gerekçe de gösterebilirsin. | Open Subtitles | بما أنك فكرت فى كل ذلك بعناية ربما يمكنك أن تخبرنا بالدافع ؟ |
| Belgeyi dikkatle okuyacağım vicdanım izin verirse, imzalayacağım, Majesteleri. | Open Subtitles | سأقرأ الوثيقة بعناية وآمل أن يسمح لى ضميري بالتوقيع عليها يا صاحب السمو. |
| Kayıtlarınıza yeniden bakmanızı öneririm. dikkatle. | Open Subtitles | أقترح بأنك تتحقق من سجلاتك ثانية بعناية إنتهى |
| dikkatle dinle. İster inan, ister inanma, sana yardım etmeye çalışıyorlar. | Open Subtitles | إستمع بعناية.صدق أو لا تصدق، انهم يحاولون مساعدتك. |
| İyi seçilmiş bir heykel, temayı ve törenin tonunu genişletebilir. | Open Subtitles | نحت مختار بعناية سيساعد فى تحسين نغمة وشكل مراسم الحفل. |
| Anlattıklarımı çok iyi dinleyin çünkü kelimeleri özenle seçerim ve asla tekrarlamam. | Open Subtitles | أصغوا جيدا لما سأقوله لأنني اخترت كلماتي بعناية و لن أكرر كلامي |
| Tekrar dikkat et, kuzen. | Open Subtitles | شاهدوا ذلك بعناية مرة أخرى, يا أبناء العم |
| Şimdi iyice düşün ve öğleyin bana olayı tekrar anlat. | Open Subtitles | فكري في الموضوع بعناية وبعد ذلك أروي لي القصة ثانية في وقت الغداء |
| Yaptıklarımızı dikkatlice kontrol edemeyiz çünkü onlar bilinç altından gelir. | TED | نحن لا نستطيع السيطرة عليها بعناية لانها لاوعي بالنسبة لنا |
| O yüzden önümüzdeki bir kaç gün, onu çok yakından izlememiz gerek. | Open Subtitles | الورم قد يخّف في أي وقت نريد متابعتها بعناية في الأيام القادمة |
| Arkadaşlarından pek hoşlanmadım, onları itinayla seçmemişsin. | Open Subtitles | لم يروقوا لي. أنتِ لا تنتقين أصدقائك بعناية. |
| Onu tutarken çok dikkatli olmam gerekiyor çünkü öndeki bu büyük çeneler öyle güçlüdür ki bir kurşunkalemi düzgün bir şekilde kesebilir. | Open Subtitles | يجب أن أتعامل معها بعناية كبيرة لأن هذين الفكين الضخمين في الأمام قويين بما يكفي كما يقال, لقطع قلم رصاص بشكل مستقيم. |
| Bize bıraktığı tek şey düzgünce boğazlanmış bir öğretmen. | Open Subtitles | كل ما تركه لنا معلمة خُنقت بعناية ومهارة |
| Canlı anılar, içi boş üniformalar sergi için titizlikle paketlendiler. | Open Subtitles | ذكريات حية, وازياء خالية كلها مُعبأة بعناية للمعرض ايها الملازم |
| Bu sıralar, burda oynadıklarını duydum, bu yüzden Dikkatli ol. | Open Subtitles | قالوا بأنّهم يلّعبون هنا في هذه الأثناء، لذا راقبي بعناية. |
| Şimdi, uğraşıp size bir cevap bulmak için dokuz dakikam var, öyleyse şöyle yapayım, cevabı Güzelce ikiye böleyim: Birinci kısım: Evet. Sonra ikinci kısım: Hayır. | TED | عندي 9 دقائق فقط لأحاول أن أعطيكم إجابة، لذلك قسّمتها بعناية إلى جزئين: الجزء الأول: نعم، ولاحقًا في الجزء الثاني: لا. |
| Her şeyi büyük özenle yerleştiriyor. Biri kocaman bir bıçak bırakmış. | Open Subtitles | انها تضع الأشياء بعناية فائقة شخص ما ترك سكين كبير خارج |