"بقذارة" - Translation from Arabic to Turkish

• kirli
• pis
• edepsizce
• pislik
• Küfürlü
• müstehcen
• hile
• pislikçe
• dayılanmaya

Hepinizin fikrine minnettarım ama size bir milyon kere söyledim, kirli oynayarak kazanmayacağım.
, أنا أقدر كل أرائكم لكن كما قلت مراراً , أنا لن ألعب بقذارة

İğrenç bir yer istiyordun. kirli bir yer istiyordun.
أنت قلت أنك تريد فعلها بقذارة أنت قلت أنك تريد فعلها بشدة

Lânet olsun dostum. Şu serseri Jimmy pis pis bakmaya başladı. Ne?
تبا يا رجل, هؤلاء الملاعين بداوا ينظرون بقذارة

O zaman oldukça pis dövüşeceksin.
إذاً عليك أن تكون راغباً في القتال بقذارة.

Elbette. Kocamla rol sırasında edepsizce konuşmaya başladım.
بالتأكيد, لقد بدأت أتحدث مع زوجي بقذارة في العمل

Belki Schillinger'ın bana pislik gibi davranmasına izin vermeliyim çünkü cezalandırılmayı hak ediyorum, çünkü ben...
ربما لآنني تركتُ شلنجر يعاملني بقذارة لأنني أستحق العقاب

Küfürlü konuştuğunda çok hoşuma gidiyor.
-يروقني الأمر عندما تتحدّثين بقذارة

Ben bu işlerin uzmanı falan değilim, ama karınızla müstehcen konuşacaksanız... bunu otoriter bir tonla yapın beyler.
لست خبير بشيء لكن لو تخدثت بقذارة مع امرأتك يجب التحدث بتصريح

Eğer kirli polisi oynuyorsa o o zaman sen de oynamalısın.
سيد " كولين " إن كان يلعب بقذارة فعليك ذلك أيضاً

En azından kirli mücadeleyi öğrendikleri görülüyor.
على الأقل أظهرت بأنهم يتعلمون كيف يقاتلون بقذارة

Bence bu göt Hazen kirli pasaklı oynamak istiyor.
أظن أن الوغد هايزن يريد أن يلعب بقذارة

Hadi, yeni kızın kirli çamaşırlarını dök ortaya.
اخبرني بقذارة الفتاة الجديدة الكحول ؟

onu savunmuyorum çok kirli oynuyor hatta Maggie McPherson?
تبا له , لن أدافع عنه إنه يقاتل بقذارة -وكذلك السيدة "ماجي ماكفيرس "

Beni soktuğun o boktan durumdan rağmen sırf ben aradım diye benimle pis pis konuşabileceğini mi sanıyorsun?
أتعتقد بعد الهراء الذي مررت به أنني إتصلت كي تتحدّث لي بقذارة ؟

O yüzden... Eğer onunla kavga edeceksen çok pis kavga etmelisin.
لذا إذا كنتي ستقاتليها,‏ يجب أن تقاتلي بقذارة

Bugün yaşamınızı kolaylaştıracağım. Sizden tek birşey rica ediyorum: Dışarı çıkın, protesto edin, konuşulmayanı konuşun, pis konuşun.
سأجعل حياتكم سهلة جداً ظهر هذا اليوم و سأطلب منكم أن تقوموا بشئ واحد فقط و هو الخروج، والاحتجاج تحدثوا عن ما يصعب الحديث عنه تحدثوا بقذارة.

edepsizce çamaşır yıkayan kadınları severim.
انا احب المرأة التى تتحدث بقذارة

Sam beni neden aramıyor ve edepsizce konuşmuyor?
لماذا لم يتصل " سام " و تحدث بقذارة ؟

Anlamı, sen arkadaşlarına pislik gibi davranan iğrenç birisin.
معناه بأنك الغبي الذي يعامل أصدقائه بقذارة

Küfürlü konuştuğun zaman hoşuma gidiyor.
أحب ذلك عندما تتكلّم بقذارة .

Birileri, insanlar izlerken müstehcen konuşmayı seviyor.
احدهم يريد ان يتكلم بقذارة عندما يشاهده الناس

Ah simdi hile yapiyorsun!
تلعبين بقذارة الآن؟ إنهّا البداية فقط

Pj hakkında pislikçe oynamak istiyorsa,
إذا كانت تريد اللعب بقذارة للحصول على (بي جي)

Sen böyle dayılanmaya devam et ibne, ben de sana en temel şekilde karşılık veririm. Elektriksiz kalırsın.
لو استمريت باللعب معي بقذارة هكذا, أيها الوغد الأحمق فسوف أبدء معك من الأساس بدون كهرباء