| O evde geçenlerle ilgili yeni bir kitap yazmaya ne dersin? | Open Subtitles | ما رأيك بكتاب يروي عن حقيقة ما حدث لك بذلك المنزل؟ |
| Adamımız, Ofis'e girdiğinden beri bana kitap borcun yok mu senin? | Open Subtitles | ألم تتعهد إلي بكتاب منذ كان الرجل الطيب في المكتب ؟ |
| Öyle bir cihaz, Yaprak kitabı'ndaki bilgiler olmadan nasıl yapılabilir? | Open Subtitles | كيف يمكن صُنع هذا الجهاز بدون المعرفة الموجودة بكتاب الارواح |
| Gölgeler kitabı'nda bunun hakkında bir şeyler olmalı. | Open Subtitles | فلابد أن يوجد شيء حول الأمر بكتاب الظلال |
| Yarın bir akıl hastasının kitabıyla bağı olabilecek bir pencereyi çalarız. | Open Subtitles | و غدا نقوم بسرقة نافذة ربما يكون هذا متصلا بكتاب المخبولين |
| Bunların hiçbiri sizin yazdığınız bir kitapla alakalı değil Sen kitap yazmıyorsun Melinda Gordon | Open Subtitles | حسنا فى النهاية ينتهى اذا.دعينا نبدأ الامر ليس متعلق بكتاب انتم تكتبونه |
| Bir kitabın arasında olabileceğini düşünüyoruz ama burada 500 kitap var. | Open Subtitles | نحن نظن بأنه موجود بكتاب , لكنّ هناك حوالي 500 كتاب |
| Sıkıcı bir kitap gibi. Sen bitirmek istiyorsun. | Open Subtitles | إذن فالأمر أشبه بكتاب ممل ولكن عليك أن تنهي قراءته. |
| Hücrenize İncil dışında bir kitap daha sokabilirsiniz. | Open Subtitles | يسمح لك بكتاب واحد في زنزانتك بالأضافة إلى الإنجيل |
| Aslında, gelişigüzel uzmanlığınızla sahte bir kitabı riske atamayız. | Open Subtitles | في الحقيقية , بالرغم من كل خِبراتك العشوائية لم نستطع أن نُخاطر بكتاب حقيقي |
| Pekâlâ, lisede okuduğunuz bir kitabı düşünün... | Open Subtitles | حسناً ، فكروا بكتاب قرأته بالمدرسة الثانوية |
| Patron,bu herif yanında çocuk kitabı taşıyor aşktan dem vuruyor evliliğe karşı ilgisizde. | Open Subtitles | زعيمة هذا الرجل يعيش بكتاب التراتيل و يقول الحب الاعظم و الادنى هذا يتضح منه , انه شرير |
| Yeni kitabıyla geri döndü ve Zaman Bükülmeleri ile ilgili şaşırtıcı delilleri var. | Open Subtitles | لقد عاد بكتاب جديد ، وادلة مذهلة عن عرفتوا ما هو ،إعوجاج الزمن الغليون مسموح |
| Babam beni 16 yaşıma kadar matematik kitabıyla dövdü. | Open Subtitles | والدي كان يضربني بكتاب الرياضيات حتى بلغت السادسة عشرة |
| Seks sırasında adamın kafasına bir kitapla vursan bile.. | Open Subtitles | تستطيعين ن تضربي شاب بكتاب وانت تمارسين الجنس |
| Ve akşamları özel biriyle ve kitapla sarmaş dolaş olmayı severim. | Open Subtitles | وأحب الليالى التى ألتف فيها بكتاب وشخص مميز |
| Bir kitaba kaydedilmiş olan tüm mirasımızı kaybettim. Nesilden nesile aktarılıyordu. | Open Subtitles | فقدتك تركته التي دوّنت بكتاب انتقل من جيل لجيل. |
| Kayıp kitapta yer alan son çizimde yaşam kitabının boş olduğunu görmekteyiz, muhtemel bir yok oluşu temsil etmekete, | Open Subtitles | في حين أن الصورة الأخيرة من كتاب نوستراداموس المفقود تطالعنا بكتاب الحياة و هو فارغ , مما يوحي بالفناء |
| Bu yüzden Yolculuk kitabını kullanarak Başrahibe'ye zaman farkı hakkındaki gerçeği saklamayı önerdim. | Open Subtitles | لذا أرسلت كلمة بكتاب الرحلات أقترح على كبيرة الرّاهبات إخفاء حقيقة أختلاف الزمن. |
| Yakma defteri için suçlanmadan özür dileyemezdim. | Open Subtitles | انا لا استطيع الصفح من مسز نوربورى. بدون أن اصبح م بكتاب الفضائح الساخن. |
| - Yukarıdakiler kara defter tutan biriyle anlaşma yapmaya çekiniyor. | Open Subtitles | الرؤساء معارضين بعض الشيء عن التعاون مع شخص يحتفظ بكتاب أسود |
| Böylece yemek kitabında hata varsa, onu düzeltebiliyorum. | Open Subtitles | حتى إن كان هناك خطأ بكتاب الطبخ يمكنني إصلاحه |