| Yani, böbreğini eski karını kurtarmak için verdiğinde hem de zamanında seni öldürmeye çalışmasına rağmen... | Open Subtitles | خاصتاً عندما تبرعت بكليتك لتنقذ زوجتك السابقه رغم إنها حاولت قتلك |
| - En azından böbreğini kurtarmışsın. | Open Subtitles | على الأقل مازلت تحتفظين بكليتك كلا ليس الأمر هكذا |
| O nankör üvey kardeşine böbreğini verdiğinden beri kendin gibi davranmıyorsun. | Open Subtitles | الى نصف شقيقتك الناكرة للجميل بكليتك أنت فقط ... أنت فقط لستي نفس الشخص |
| Böbreğinizi bir yabancıya bağışlayarak çok yüce bir davranış sergiliyorsunuz. | Open Subtitles | ولكنك تقوم بخيرٍ وفير بتبرّعك بكليتك لشخصٍ غريب |
| Böbreğinizi bir yabancıya vererek çok büyük bir iyilik yapıyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تقوم بعملٍ خيّر بتبرّعك بكليتك لشخصٍ غريب |
| Kanını test edip Böbrek bağışlamak için uygun olup olmadığını görmemiz gerek. | Open Subtitles | يجب علينا أن نفحص دمك حتّى نرى إن كنت ملائماً للتبرع بكليتك |
| Doktor bana böbreğini vereceğini söyledi. | Open Subtitles | قال الطبيب أنك تريد التبرع لي بكليتك |
| Maura zorla böbreğini veremezsin. | Open Subtitles | لا يمكنك إجبارها بكليتك |
| böbreğini bağışlaman harika bir şey. | Open Subtitles | من الرائع تبرعك بكليتك |
| Yakın bir zamanda böbreğini mi satacaksın? | Open Subtitles | {\pos(190,220)}هل تخطط للتبرع بكليتك في المستقبل القريب أم... |
| "Böbrek için teşekkürler" yazan bir meyve sepeti göndereceklerini beklememen gerektiğini söylüyorum. | Open Subtitles | أنهم سوف يرسلون لكي بعضاً من "شكرا لكي "على التبرع بكليتك في سلة فواكه |
| Böbrek bağışın için teşekkürler, Jeff. | Open Subtitles | شكرا على تبرعك بكليتك يا جيف |