| Eminim bu beş kişi güzel kasabamızı temsil edecek en güzel vücutlu, zeki, modern ve ileri görüşIü kadını seçecektir. | Open Subtitles | وأنا متأكدة بأننا نحن الخمسة سنختار أكثر فتاة رشيقة ، ذكية ، متحضرة ، ومتطلعة في تفكيرها ، لتمثل بلدتنا |
| - Sağlam ayakkabı değil. - Artık bizden biri. kasabamızın bir parçası. | Open Subtitles | انها ليست مستقرة - هي واحدة منا الآن، جزء من بلدتنا - |
| kasabamız dev örümceklerin saldırısına uğradı. Ordunun müdahale etmesi gerekiyor. | Open Subtitles | لقد هوجمت بلدتنا من قبل العناكب العملاقه ونحن نحتاج الى تدخل عسكرى |
| kasabamıza gelir gelmez Öğretmen Hye Jin'in cesedini bulman da tuhaf. | Open Subtitles | ومن الغريب أنك مَن وجد جثة المعلمة بمجرد وصولك إلى بلدتنا |
| Kasaba halkının saat 6 da lisede toplanmasını istiyorum | Open Subtitles | اطلب من جميع السكان الأنتباه و التوجه الى الثانوية في 6 مساءاً لمناقشة امر اخلاء بلدتنا |
| Hepinizin de bildiği üzere geçtiğimiz hafta Şehrimiz korkunç bir trajediyle sarsıldı. | Open Subtitles | كما تعلمون جميعًا الأسبوع الماضي، عانت بلدتنا من مأساة حقيقيّة |
| Raymond Calitri bizim güzel şehrimizi mahveden çakal. | Open Subtitles | ريموند كاليتري آوى إلى هنا لتمزيق بلدتنا العادلة |
| Yaşadığımız bu ufacık kasabada sana rastlamak ne büyük bir tesadüf. | Open Subtitles | حسناً عجيب ان اقابلك فى بلدتنا الصغيره جداً حيث كلانا يعيش |
| Amerika kazansın Bu bizim küçük kasabamızı tehlikeli bir yer gibi göstermez mi? | Open Subtitles | أنت متأكد أنّ ذلك لن يجعل بلدتنا الصغيرة تبدو خطيرة؟ |
| Yani, kasabamızı birinin koruması rahatlığının karşılığında... | Open Subtitles | لذا، فإنه في مقابل إراحة بالنا بجعل شخص يحمي بلدتنا |
| Kingston' ı yenip kasabamızı gururlandırmayı isterdi. | Open Subtitles | لقد أراد أن يهزم كينجستن وأراد أن يجعل بلدتنا فخورة |
| Küçük kasabamızın tadını çıkartın. | Open Subtitles | تمتع بكل شئ بلدتنا الصغيرة تحت أمرك أذا أحتجت أى شئ .. |
| Yabancıların yardımı ile tıpkı senin gibi kasabamızın bu özelliklerinden kurtulabiliriz. | Open Subtitles | بمساعدة غرباء مثلك يمكننا تخليص بلدتنا مما يميزها |
| Sağ olun. kasabamız İncil'deki en sırlı bölgedir. | Open Subtitles | بلدتنا من افضل المناطق المتدينة ولا اريدها بأن تصبح مسرحا |
| kasabamız hakkında yazıyor. Duvarda resimler gördüm. | Open Subtitles | انها تكتب عن بلدتنا لقد رأيت صورةً لها على الحائط |
| Farz edelim ki ben, o Oda'ya girdim Ve Tanrı'nın terk ettiği kasabamıza gerçek bir dahi olarak döndüm. | Open Subtitles | دعنا نتخيل إنى دخلت الحجره ورجعت منها إلى بلدتنا المنبوذه . عبقرى |
| Festivalin kasabamıza yapacağı etkiyi tahmin etmemiştik. | Open Subtitles | لا أظنّ أنّنا أدركنا تأثير هذا المهرجان في بلدتنا |
| Bakın Doktor, son iki gün içinde orospu olmayan bir kaç kadınla yattım, ...aynı okul yıllarında olduğu gibi. Ayrıca karımla olanları saymıyorum bile. Bu Kasaba halkımız için, bir tür alışkanlık diyebiliriz. | Open Subtitles | ممارسة الجنس مع الوافد الجديد تقليد معروف لنساء بلدتنا |
| Biliyorsun, Şehrimiz gittikçe geriliyor. | Open Subtitles | أتعلم ، بلدتنا تستطيع إستغلال الشراب المشترك |
| Büyük John Alden on sene etraftan kayboluyor ve sonra dönmeye cüret edip, şehrimizi nasıl yöneteceğimizi mi söylüyor? | Open Subtitles | جون الدن العظيم الذي إختفى لمدة عقد من الزمن ثم تجرأ على العودة ليملي علينا كيف تدار شؤون بلدتنا ؟ |
| Hanımefendi, ben bu kasabada tetikte olmak için seçildim. | Open Subtitles | سيدتي, أنا منتخب لأبقى ساهراً على بلدتنا |
| Söyle ona, eğer ben... onunla konuşmadan kasabayı terk etmezse memnun olurum. | Open Subtitles | أخبره أنى أقدره إذا لم يترك بلدتنا حتى أتكلم معه |
| Seni şehrimize getiren ne? Bizi mi kontrol ediyorsun? | Open Subtitles | اذاً ماذا أتى بك إلى بلدتنا , هل تتفقد ماذا نفعل ؟ |
| şehrimizin eski görkemli günleri adına, | Open Subtitles | مرحباً بكم أيها المواطنون اليانعون في بلدتنا |
| Kamyonlarınız şehrimizden geçerken yollarımızda delik açıyor. | Open Subtitles | عندما تمر شاحنتك من خلال بلدتنا تترك خلفها تجاويف. |
| Her neyse, bizim küçük Kasabamızda çok eğleneceğinizi düşünüyorum. | Open Subtitles | على أية حال، نعتقد بأنك ستستمتع بالفعل في بلدتنا الصغيرة الهادئة |
| Duymuşsunuzdur, Duvardaki Delik Çetesi, bu kasabanın yakınında bir tren soydular, bu yüzden onların peşine düşmek bizim sorumluluğumuz oldu. | Open Subtitles | عصابة فتحة الحائط لقد سرقت القطار الطائر خارج بلدتنا و هذا يجعل من الأمر مسئوليتنا |
| Sizleri şehrimizde ağırladığımız bu harika günde... | Open Subtitles | إنه ليوم رائع هذا الذي أدعوكم فيه جميعاً إلى القدوم إلى بلدتنا |