| Dedektif Blades bir kanun adamı olabileceğini düşünmüş. Ama olamamış. | Open Subtitles | التحري (بليدس) يظنّ بأنّه قد يكون القانون ولكنّه لا يطبّقه |
| Hapishane çetelerinin fuzuli bir kötü şöhreti vardı Blades 4-4 Syndicate Angola'nın dört yerinde dört ayrı mahkumla işe başladı. | Open Subtitles | عصابة السجن ليس من الضروري سيئة السمعة (بليدس) نقابة 4-4 بدأت بـ4 من الفقراء المتهمون على 4 ياردات في "أنغولا" |
| Davayı kapatmaya karar vermeniz Dedektif Blades'in masum olduğuna bir kanıt değil. | Open Subtitles | لكن في الحقيقة بأنّك ترفض القضيّة لا يعني إنّ التحري (بليدس) بريء |
| Dedektif Nick Blades gibi polislerin eline silah veririz. | Open Subtitles | نعطي رجال الشرطة مثل التحري (نيك بليدس) أسلحة |
| Dedektif Nick Blades derhal görmen gereken bir şey var. | Open Subtitles | التحري (نيك بليدس) ثمّة أمرٍ سوف يصعقك, يجب أن تراه إنّه على "ستيت و تشستنت" |
| Sana diyorum Blades, herifin raporu yasal. Bunu biz yapmadık. | Open Subtitles | أنا أقول لك (بليدس) البلاغ شرعي نحن لم نفعلها |
| Pekala Blades, ısmarlayacağın yemek sayısı ikiye çıktı. | Open Subtitles | حسنٌ (بليدس), الآن وجب عليكَ أن تشتري وجبتين عشاء |
| Ben Dedektif Nick Blades. New Orleans polisiyim. | Open Subtitles | أنا التحري (نيك بليدس) من شرطة "نيو أورلينز" |
| Arabam çalındı ve Blades yüzünden polisler de hiçbir konuda yardımcı olmuyorlar. | Open Subtitles | وبسبب (بليدس) لم ألقى المساعدة من الشرطة |
| Dedektif Blades kötü bir şey olmasını engelledi, olayı kontrol altına aldı. | Open Subtitles | التحري (بليدس) كان ماراً صدفةً وكلّ شيء تحت السيطرة |
| Hayatta öyle istediğini yapıp istediğin zaman çekip gidemezsin Blades. | Open Subtitles | لا تسطيع أن تذهب وتفعل ما يحلو لك في الحياة, هناك نظام وقوانين (بليدس) |
| Blades, şu davasına baktığım yozlaşmış polis memuru. | Open Subtitles | (بليدس) ضابط الشرطة الفاسد وأنا المدّعي في القضيّة |
| Bunu söylemekten nefret ediyorum Blades ama dedektiflikte fena değilsin. | Open Subtitles | أكره أن أعترف بالأمر (بليدس) ولكنك لست حتّى نصف تحري سيء |
| Dedektif Blades ile çalındığını ihbar ettiğiniz arabanızı ararken birlikte zaman geçirmişsiniz? | Open Subtitles | أفهم بأنّك قضيت الوقت مع المخبر (بليدس) تبحثان عن سيارتك التي أبلغت بأنّها سرقت؟ |
| Siz ve Dedektif Blades sıkı bir macera yaşamışsınız anlaşıln. | Open Subtitles | يبدو أنت والتحري (بليدس) حظيتما بخوض مغامرة |
| Dedektif Blades, ofisimizdeki hasarları yerlerin üstünü örten bir koruma adeta. | Open Subtitles | التحري (بليدس) كان له دور فعّال في سد تسرّب وذلك كان من مكتبنا |
| Bakın bildiğiniz gibi Dedektif Blades idari izindeydi. | Open Subtitles | تعرف في ذلك الوقت بأن التحري (بليدس) كان في إجازة إدارية |
| Eminim Dedektif Blades de idari izinde olduğundan dolayı işleri karıştırmamak adına olaya karışmamıştır. | Open Subtitles | وأراهن بأن التحري (بليدس) خرج من مساره ليس لكي يضلل أي أحد حول وضعه |
| Blades? Jürinin kararı umrumda bile değil. | Open Subtitles | (بليدس) لا أهتم بما فعل المحلّفين |
| Blades beş para etmez bir serseri gibi saldırıyor. | Open Subtitles | (بليدس) يبدو لي رجل سيء تماماً |